Belki de bugün sevgilinize veya eşinize daha ince
görünebilmek için spor yaptınız!
Maybe today is the sports lover or your partner did to make you look slimmer!
Kaynak: minute15.comBir adam kötü olmak, kötü
görünebilmek için kendini ancak bu kadar yorabilir, bu kadar zorlayabilir.
A man to be bad, but so could stress your self to make you look bad, so much force.
Kaynak: skorer.milliyet.com.trBirilerine şirin
görünebilmek için.
Someone to make you look cute.
Kaynak: gazihaber.comBu bir zihniyet meselesi de olabilir muhafazakâr iktidara yakın
görünebilmek için yapılmış da olabilir' dedi.
This may be a matter of a conservative mindset could be made to appear close to the government, "he said.
Kaynak: t24.com.trBu boyayı kariyerinin başından beri kullanırdı ve bir ceset gibi
görünebilmek için kıyafetlerini konserden aylar önce toprağa gömerdi ve
Kaynak: Per "Dead" Ohlindiye belirtti Adele, ayrıca Spice Girls'ü genç bir kızken akşam partilerinde taklit etti Şarkıcı Gabrielle gibi
görünebilmek için annesi
Kaynak: Adele