Yapmamız gereken sadece şansımız olduğuna inanmak, kendimize
güvenmek ve kazanmak.
Believe that the only chance we have to do, to rely on ourselves and win.
Kaynak: sabah.com.trSadece yapmamız gereken şansımız olduğuna inanmak, kendimize
güvenmek ve kazanmak.
Believe that the only chance we have to do, to rely on ourselves and win.
Kaynak: fotomac.com.trBu takıma
güvenmek gerekiyor.
This team needs to rely on.
Kaynak: timeturk.comhakeme
güvenmek zorunda.
have to rely on the referee.
Kaynak: ankarahaber.comÎman (Arapça : إيمان), Etimolojik olarak
güvenmek ve samimiyetle inanmak anlamlarına gelir. Kuran 'da sadece bir olan Allah'a ve
Kaynak: İmanAncak bu konvansiyona
güvenmek sahte kesinlik hatalarına yol açabilir, eğer bu konvansiyonu kullanmayan kaynaklardan veri elde ediliyorsa
Kaynak: Doğruluk ve kesinlikgazeteciler, her şeyin orada da önemli değildir ya da sadece yok listede yok varsayarak ilk sayfalarında Google aramaya
güvenmek eğilimindedir.
Kaynak: Google eleştirisiAilesinin baskısı ve içinde bulunduğu kötü hayat şartlarına karşı hayatta kalmak için sadece hayal gücüne
güvenmek zorunda olan bir
Kaynak: Reinaldo ArenasBu durumda, ne teknolojiye ne de program lama dillerine
güvenmek çıkış yolu değildir. Öyle ise, sezgisel yöntemlerin kullanılması
Kaynak: Sihirli KareElrond, sanırım bu konuda derin bir irfan aramaktansa onların dostluklarına
güvenmek daha yerinde olacak. Bizim için Glorfindel gibi bir
Kaynak: GlorfindelMabel gerçekten çok garip şeyler olduğunu bilirler ve anlaşılmadık kasabada kendi yollarını bulmak için birbirlerine
güvenmek zorundadırlar.
Kaynak: Gravity FallsÖrneğin, Buda Amida'ya aşırı
güvenmek, buna örnek olarak gösterilebilir. Buda Amida içimizdeki öğretmen anlamına gelir. Kişinin kendi
Kaynak: Mahayanamühendisliği o sıralar empirik bir bilim sayılırdı ama Afsluitdijk'in yarattığı su akımı o kadar büyüktü ki deneysel verilere
güvenmek imkânsızdı.
Kaynak: Hendrik A. LorentzChihuahua savunma için keskin dişlerine
güvenmek zorundadır. Kısaca bir çocuk köpeği değildir. Gürültücü bir köpektir ve tuvalet eğitimi
Kaynak: Chihuahua (köpek)Ancak Hamilton bu kuvvete
güvenmek zorundadır, 42. Tümen'in diğer taburlarını beklemeye zamanı yoktur. Cephenin sol kanadını tutmakta olan
Kaynak: İkinci Kirte MuharebesiBu durumda ele geçek ikmal malzemesine
güvenmek zorundaydı. Piyadenin yeterince nakil aracının olmaması zırhlı birliklerin gerisinde
Kaynak: Tatsinskaya TaarruzuÇoğunlukla kötü hava şartlarında ve iniş ve kalkışlarda ya da alçak irtifada daha çok uçağın donanımlarına
güvenmek zorunda olan uçuş
Kaynak: EGPWSBu gerçek 31 yılında Tiberius 'un Sejanus taraftarlarına karşı kendi cohors praetoria kohort'una
güvenmek zorunda kalmasıyla anlaşıldı.
Kaynak: Praetorian muhafızlarPers İmparatorluğu 'nun doğu topraklarının pek çok kısmına sahip olduktan sonra, krallar orduları için doğu insanlarına
güvenmek zorunda kaldı.
Kaynak: Selevkos İmparatorluğugöndermişler ve yurt savunmasında, Amerikan Milli Güvenliğe benzer görev yapan İngiltere Ana Vatan Ordusuna
güvenmek durumunda kalmışlardı.
Kaynak: Hava savunma savaşı