İzmir'de kazandığımızın bir kısmını İzmir için
harcamak boynumuzun borcu.
Obligated to spend a portion of won in Izmir, Izmir.
Kaynak: yeniasir.com.trParaları
harcamak için host ile beraber çarşıya çıkar.
Comes with a host of shopping with money to spend.
Kaynak: gazetea24.comYa da tersi Umutsuz Ev Kadınları'nı
harcamak mı niyet?
Is the intention to spend Kadınları'nı desperate home or vice versa?
Kaynak: blog.milliyet.com.trBu delice para
harcamak anlamına kesinlikle gelmiyor.
Does not mean it's crazy to spend the money.
Kaynak: aksam.com.trDini terim olarak Hums (Humus olarak da geçmektedir) "herhangi bir şekilde elde edilen malın hayra
harcamak üzere ayrılmış beşte birlik
Kaynak: Hums (İslam)Paraları bir kumarhanede harcamaya başlar ve Homer tarafından durdurulur ve parayı
harcamak yerine huzurevini yeniden onarmak için
Kaynak: Old Money (Simpsonlar)olan RuBisCO 'nun fotorespirasyon u veya karbon bileşiklerinden CO 2'in oksijen kullanılarak kırılması oluşan enerjiyi
harcamak içindir. -
Kaynak: C4 karbon tutulumu mekanizmasıAyrıca Flash buton ile vaktini
harcamak istemeyenler için anında FlashButon hazırlama aracı sistemi de mevcuttur. İlk 2 yılında Flash.
Kaynak: FlashArsivi.ComEğer sizde sisteminizi bir kere kurduktan sonra, bir daha indirme ve kurulum işlemlerine zaman
harcamak istemiyorsanız, RR dağıtımlardan
Kaynak: Rolling Releaseyenilgilerle bozuk durumdaydı, ancak Sırplar Osmanlı kuvvetlerini mevziilerinden sökmek için günün büyük bir kısmını
harcamak zorunda kaldılar.
Kaynak: Pirlepe Muharebesispend | spent | spent |
harcamak | stand | stood | stood | ayakta durmak | swim | swam | swum | yüzmek | take | took | taken
Kaynak: Düzenli-Düzensiz FiillerOna göre, propagandayla çaba
harcamak devrimci partinin ilkesi olamazdı; hükümeti darbeyle devirmek ve siyasal erke zorla el koymak
Kaynak: Peter TkaçevDeneme için aldığı birkaç makara filmi boşa
harcamak yerine film çekmeye karar verdi. Jackson, arkadaşlarını topladı ve bir film çekmeye
Kaynak: Bad TasteDediler ki: Kendi malımızı
harcamak suretiyle senin sözünden çıkmadık; fakat o milletin (Mısırlıların) süs (eşyas)ından bize
Kaynak: Samirirastgele savurmak, gömmek,anlamsız yere
harcamak, israf etmek ZIBIN:boylamasına üçe bölünmüş etek KİRMAN veya KİRMEN:keçi kılı, yün gibi ip
Kaynak: Armutalanı, AfşinBunun nedeni, darbe görevinde gerekli doğru ölçümlere gerek duymaması ve yörüngeye girmek için gerekli itici gücü
harcamak zorunda
Kaynak: Uzay sondasıfakat var olan problemlerin tespiti ve çözümü için de emek
harcamak üzere kurulan platform, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın kuruluş
Kaynak: Kadın PlatformuGAA üyeleri kendi enerjilerini sadece gey hakları sorunlarına
harcamak istediler. Kendi GAA üyeliği kapsamında Wicker, bir sürü zap
Kaynak: Randy WickerBir akşam sinemaya gitmek ve 2 saatinizi
harcamak yerine, bir restoranda o 2 saatte garsonluk yaparak kazanabileceğiniz ancak sinemaya
Kaynak: Fırsat maliyetiyöneticilerden para istemesi ile bu aşk aynı döneme denk geldiği için bu talep Garrincha'nın kadınlarla para
harcamak istemesi olarak lanse edildi.
Kaynak: Garrinchaİnsanların reel gelirlerinin ve tatil için
harcamak istedikleri zamanın artması hava ulaşmına olan talepte bir patlama yaşanmasına neden olmuştur.
Kaynak: Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği