Hayvan bunu çevreden, yiyeceklerinden alır; bu da etin
içine geçer.
Animals that environment, their food is, and this goes into the meat.
Kaynak: aksam.com.trSu, yaprağın sapından
içine doğru ilerler.Haydi mevsimleri öğrenelim.
Water, into the stem of the leaf seasons ilerler.Haydi find out.
Kaynak: haberler.comHastalığın tedavisi kendisini büyük miktarda borç
içine soktu.
Treatment of the disease itself is tucked into a large amount of debt.
Kaynak: dunya.bugun.com.trGolde topun direğin
içine çarpması da ilginç bir enstantaneydi.
Hit the ball into the pole is also an interesting enstantaneydi Golde.
Kaynak: goal.comMarmara iklimi, Marmara Bölgesi 'nin kuzey Ege 'yi de
içine alacak şekilde güney kesiminde görülür. Genel olarak Balıkesir , Bursa ,
Kaynak: Marmara iklimiPalearktik bölge, Avrupa , Asya ve Kuzey Afrika 'yı
içine alan bölge. Güney çöl kuşağına kadar uzanır. Büyük Sahra , Arabistan ve İran
Kaynak: Palearktik bölgeYiv, ateşli silah larda mermi nin yolunda seyrederken dönme hareketi kazanmasını sağlayan namlu
içine açılmış birbirine paralel
Kaynak: YivMuğla, Türkiye Cumhuriyeti 'nin Ege Bölgesi 'nde, topraklarının küçük bir kısmı Akdeniz Bölgesi
içine giren, Ortaca , Dalaman , Fethiye ,
Kaynak: Muğla (il)Semt, kimi zaman birkaç mahalle yi
içine alabilen, alışveriş, eğitim, kültür mekanlarının iç içe bulunduğu derin bir ana caddeden oluşan,
Kaynak: SemtOkyanusya, Büyük Okyanus 'a dağılmış ada ları
içine alan ülke lerden ve Avustralya 'dan oluşan kıta . Asya 'nın güney ve güneydoğusunda,
Kaynak: OkyanusyaGiyilebilen her şey ve bazı dekorasyon ürünlerini de
içine alan üretim sektörüdür. Dokumacılık; kullanılıcak malzemenin elde edilmesinden
Kaynak: TekstilÇukurova, eski adıyla Klikya ; Adana , Mersin , Osmaniye ve Hatay illerini
içine alan güney anadoludaki coğrafi, ekonomik ve kültürel bir
Kaynak: ÇukurovaEricales, çay , Trabzon hurması , yaban mersini , Brezilya fındığı gibi türleri
içine alan bir bitki takımı. etçil bitkileri de
içine alır.
Kaynak: EricalesReseptör (biyokimya), (a) sinyal transdüksiyonunda yer alan, hücre dışındaki bir sinyali hücre
içine taşıyan bir protein; (b) hücre
Kaynak: ReseptörBoğaziçi, İstanbul 'da, İstanbul Boğazı ile iki kıyısını
içine alan kent parçası. Sahil şeridindeki semtler Avrupa yakasında, Ortaköy ,
Kaynak: BoğaziçiBerberiler, bugünkü Mısır , Libya , Tunus , Cezayir ve Fas 'ı
içine alan Kuzey Afrika 'nın bilinen en eski yerli halkıdır. Bazı mağara
Kaynak: BerberilerBataklık üstüne basıldığında ya da bir ağırlık geldiğinde
içine batabilen, rutubetli ve çamurlaşmış toprak alanlara denir. Bataklığın
Kaynak: BataklıkMantı, çeşitli baharatlarla çeşnilendirilen kıymanın, küçük hamur parçalarının
içine konulması ve bu hamur parçalarının suda haşlanması ile
Kaynak: MantıMoleküler biyolojide transformasyon, bir hücre nin
içine yabancı bir DNA 'nın girmesi, bu DNA'nın genom unun parçası haline gelmesi ve
Kaynak: TransformasyonBu küçük işkembe parçaları tencereye su
içine konulur, sonrada
içine yoğurt ezilip inceltilmiş hali ilave edilirdi. Yeteri kadar tuz
Kaynak: Çoğullu, GeredeKoreliler kavramı, Kore Yarımadası 'nda bulunan ve iki ayrı Kore devletine mensup tüm kişileri
içine alır. Kore Cumhuriyeti ve Kuzey Kore
Kaynak: KorelilerEndositoz, hücre zarı ndan difüzyon la veya aktif taşıma yla geçemeyecek büyüklükteki molekül lerin hücre
içine alınış yöntemidir.
Kaynak: Endositoz