Bunun yanında yatırımda
ihtiyatlı ama olumlu bir görünüm söz konusu.
In addition, prudent investment, but it comes to a positive outlook.
Kaynak: ilgazetesi.com.trAma biz bütün OVP dâhil bütün programlarımızda
ihtiyatlı tarafta durduk.
But all the programs included in the MTP cautious side, we all stopped.
Kaynak: timeturk.comBu konuda daha
ihtiyatlı daha muhafazakar açıklamalar yapmanın doğru olacağına inanıyorum.
More cautious, more conservative in this respect I believe that the right to make comments.
Kaynak: haber7.comBunlar futbolun gelirlerini arttırmış gibi görünse de, UEFA ve FIFA bu duruma
ihtiyatlı yaklaşıyor.
These increased revenues may seem like football, UEFA and FIFA cautiously approaching this situation.
Kaynak: tr.eurosport.comEkonomik alanda, eski yönetimin beş yıllık kalkınma planını başlangıçta
ihtiyatlı bir tutumla sürdürdü. Ama ülkenin petrol gelirlerinin
Kaynak: Ahmet Hasan el Bekirverilir. Vladimir Feodoroviç Minorsky Yafınç'ın (dere) Balkaş Gölü ne dökülen Karatal Irmağı olabileceğini,
ihtiyatlı bir dil ile, ifade eder.
Kaynak: Karatal NehriDevletler in yanında savaşa girmekten kaçındı ve Almanya 'ya karşı daha
ihtiyatlı ve ılımlı bir politika izlemeye başladı. Türk-Alman
Kaynak: Türk-Alman Dostluk PaktıGenellikle
ihtiyatlı bir türdür. Beslenme: Bu tür, yumuşak çamur da küçük omurgasız hayvanları araştırır ve küçük yengeç ler ile
Kaynak: Sürmeli kervan çulluğubulunur Vladimir Feodoroviç Minorsky Yafınç'ın (dere) Balkaş Gölü ne dökülen Karatal Irmağı olabileceğini,
ihtiyatlı bir dil ile, ifade eder.
Kaynak: YafınçOt ve alçak yapraklar boyunca
ihtiyatlı hareket ederler. Dış bağlantılar: locustella-fluviatilis. Kategori:Ötleğengiller Kategori:Avrupa
Kaynak: Ağaç kamışçınıOt ve alçak yaprak lar boyunca
ihtiyatlı hareket ederler. Dış bağlantılar: locustella-naevia- Kategori:Ötleğengiller Kategori:Türkiye'deki
Kaynak: Çekirge kamışçınıAncak yıllar geçtikçe Grey gitgide daha muhafazakâr bir çizgiye oturdu ve reformlar konusunda
ihtiyatlı davranmaya başladı. 1834 'te Grey
Kaynak: Charles GreyArendt savaştan sonra da
ihtiyatlı bir şekilde Heidegger'le görüşmeyi sürdürdü. Der Spiegel röportajı: Birkaç sene sonra Heidegger
Kaynak: Heidegger ve NazizmAma yolculukları ona
ihtiyatlı olmayı öğretmiştir, .. ve Alfred kısa süre sonra,
ihtiyatlı olmakta haklı olduğunu görür, kendi halkı
Kaynak: Ölüm Kapısı Serisipilot ların daha hassas uçma kapasiteleri ile modern hava taşıtlarında 2.000 feetlik ayırmanın gereğinden çok
ihtiyatlı olduğu sonucuna varıldı.
Kaynak: RVSMFakat hazırlanan komployu kethüdasından haber alan Silahdar Damat Ali Paşa daha
ihtiyatlı olmaya başlamıştı ve rahatsızlığını söyleyerek
Kaynak: Hoca İbrahim PaşaÖzellikle tarım alanında damlama su sisteminin kullanımı, hem su kaynaklarının
ihtiyatlı kullanımını sağlayacak, hem de tarım ürünlerinin
Kaynak: Yeşilköy, HaymanaSadrazam ve serasker iken
ihtiyatlı ve gösterişten uzak tutumlar göstermesi gerekirken nefis yemeklere ve güzel elbiselere düşkünlük
Kaynak: Silahdar Mehmed Paşaİngilizcede "uyanık, açıkgöz,
ihtiyatlı, tetikte" anlamlarını taşıyan vigilant sıfatı, Latince den İngilizceye 15. yy 'da girmiştir ve
Kaynak: Vigilante filmleriO,
ihtiyatlı, mutedil, aktif ve konuşmaktan çok aldığı emirleri yerine getirmeye hazır olmalı; eğitimi sert ve askerleri arasındaki
Kaynak: Centurioİlahların kökenleri
ihtiyatlı bir biçimde araştırılmakta ve bazı öneriler getirilmektedir. Nabatlılar ın, Petra 'daki, Uzza'ya dair
Kaynak: El-Uzzâ