Önce
anlamsızca yüzüme bakar, sonra atılacakmış gibi gerinir ve ulur.
First, look at me senseless, and then gerinir and howl like atılacakmış.
Kaynak: haber.sol.org.trBaşkası da ondan ve haber maalesef böylece
anlamsızca yayılıyor.
Unfortunately, the senseless so that other people will notice it and spreading.
Kaynak: gazetem.ru43'te ayağındaki meşin yuvarlağı
anlamsızca yavaş davranıp rakibe verdi.
Opponent senseless act was slow at 43 foot round mesh.
Kaynak: skorer.milliyet.com.trAncak sonraki 15 saniyede
anlamsızca dans tüm gruba yayılmakta.
However, 15 seconds later spreading to the whole group dancing fool.
Kaynak: borsarti.com(ocular hypertelorism), veya diğer göz hasarları; deri üzerinde
anlamsızca gelişim gösteren kulaklar ve dış kulak yapısındaki değişiklikler
Kaynak: Kedi gözü sendromuKısıtlı bir bütçeyle çekilen filmde, gazeteci Murat (Reha Yeprem) bir gece daktilosunun başında yazı yazarken, sağa sola
anlamsızcaKaynak: Yanlış Numara (film)kulaklara
anlamsızca uğuldamak yerine sürekli aynı şeyi fısıldardı: Sinova kisse limeren… Kendilerini bu büyüleyici sesin cazibesine
Kaynak: Cenk Enes Özerdenilebilir Cumhuriyetin kurulmasından sonra tüm bölgede olduğu gibi Muş'ta da köy, kasaba ve mezraların isimleri
anlamsızca türkçeleştirildi.
Kaynak: Çiçekli, Muşdeneyimler, mantıksal bir değere sâhip olamazlar ve söz konusu önermeler hakkında yapılan, aslında,
anlamsızca bir kıyastan başka bir şey değildir.
Kaynak: Tanrının varlığıKarakter çizimleri konusunda birçok düşmanının bile saygı gösterdiği mangaka (ne yazık ki mangakaların böyle
anlamsızca düşmanları oluyor
Kaynak: Tite KuboBazıları ise Vikipedi'nin bu açık bakış açısını
anlamsızca kullanırlar, buna da "vandalizm" denir. Bunun yanı sıra, ortaklaşa çalışma
Kaynak: Vikipedi