Kitap
imzalatmak isteyen sanatçının hayranları, alışveriş merkezinde uzun kuyruklar oluşturdu.
Fans of the artist who wants to sign the book, long queues formed at the mall.
Kaynak: haberler.comTaşeron şirket, yılardır hastanede görev yapan 16 sağlık çalışanına iş kanunu hiçe sayarak boş senet
imzalatmak istedi.
Outsourcing company, working in the hospital for years in defiance of the law of 16 health worker job asked to sign a blank promissory note.
Kaynak: ulusalkanal.com.trRenault'nun yönetiminin sendikalara bir anlaşma
imzalatmak istediğini belirten Kaya, 8 bin işçinin işten çıkarılacağını, maaşların 3 yıl dondurulacağını ve iş saatlerinin artırılacağını söyledi.
Rock that he wants to sign a deal with Renault's management, trade unions, 8 thousand workers dismissal, salaries and working hours be increased to freeze for 3 years, he said.
Kaynak: takvim.com.trYusuf İmamoğlu, öldürüldüğü gün fakülte girişinde karnelerini
imzalatmak için bekleyen fakat okula giremeyen bazı Yüksek Öğretmen Okulu
Kaynak: Yusuf İmamoğluSoykırımı sırasında Fransız vatandaşlarına komünist parti dilekçelerini
imzalatmak için yoğun çaba gösterdi. 1942 yılında yayımladığı
Kaynak: Eugène GuillevicAblası Connie şöyle anlatıyor: "Bir keresinde ufak bir çocuk sabah erken vakitte kapıya gelmişti ve t-shirt'ünü Cliff'e
imzalatmakKaynak: Cliff BurtonO sanatçıyı bulup
imzalatmak için yolculuğa çıkmıştır. Krakozya: Eski Sovyetler Birliği dağılmasıyla kurulduğu varsayılan hayali bir ülkedir
Kaynak: Terminal (film)Kızılderili rezervasyonları nı kuracak olan antlaşmaları kabilelere
imzalatmak istemesidir. Yakama (eskiden: Yakima) Ulusu 1855 yılında
Kaynak: Kızılderili savaşlarıTüm bunlar olurken Dan de, evliliğin iptali için gerekli belgeleri hazırlayıp Haley'i
imzalatmak zorunda bırakır, ancak Haley imzalamaz.
Kaynak: One Tree Hill (dizi)