Kısacası, meramımı doğrudan
anlatabilmek için böyle bir tercihte bulundum.
In short, to explain what I mean directly been such a choice.
Kaynak: haber.stargazete.comBir gerçeği
anlatabilmek için bazen kelimeler yeterli olmaz.
Sometimes it is not enough words to describe a reality.
Kaynak: yenimesaj.com.trNe kadar güçlü olduklarını, ne kadar iyi savaştıklarını
anlatabilmek için.
How strong they are, to describe how good the fighting.
Kaynak: haber.sol.org.trSanatını
anlatabilmek adına ön bilgiler ve tarihi bilgiler de vermeye çalıştım.
Preliminary information and historical information on behalf of the art I tried to explain.
Kaynak: haberler.comSanat eğitimi, kişinin duygu, düşünce ve izlenimlerini
anlatabilmek, yetenek ve yaratıcılığını estetik bir seviyeye ulaştırmak amacıyla
Kaynak: Sanat eğitimiDünya Mülteci Günü, her yıl 20 Haziran'da kutlanan, mültecilerin durumunu insanlara
anlatabilmek için kutlanan gün. İlk kez 2001 yılında
Kaynak: Dünya Mülteci Günüİnsanî ve mekanik sistemlerin çalışma tarzı ve fonksiyonlarını daha iyi
anlatabilmek amacıyla, bilgi işlem sistemleri ve canlı varlıkların
Kaynak: SibernetikBu deyişler uzun argümanları ya da ifadeleri kısaca bir ya da birkaç kelimeyle
anlatabilmek için kullanılırlar. Pek çoğu Roma ve Yunan
Kaynak: Latince deyişlerZamanla belli şeyleri
anlatabilmek için daima aynı sesleri kullanmanın gerekli olduğunu düşündüler. Böylece, tek tek kelimeler geldi,bunlar
Kaynak: DMO (haberleşme)olan Konfrontation da (1960; Yüzleşme) benlikle dış dünya arasında uzlaşmaz çatışmayı
anlatabilmek için yeni dil biçimleri yaratmayı denedi.
Kaynak: Klaus RifbjergLDP, halka kendini
anlatabilmek ve halkın sorunlarını dinlemek için Halk Toplantıları düzenlemektedir. Pazartesi günleri saat 19:00'da ki
Kaynak: Liberal Demokrat Parti (Türkiye)Persler geleneklerine o kadar bağlıdırlar ki, ölümlerinden sonra da günlük hayatlarındaki bu alışkanlıklarını
anlatabilmek ve devam
Kaynak: Satrap LahdiKahramanının ağzından ifade ettiği gibi, dünya ile hesaplaşmak; güzel, çirkin, zayıf, güçlü yanlarıyla insanı
anlatabilmek için aşk ve
Kaynak: Öykü Didem AydınAma bunu kavramsal bir süreç içerisinde yerini
anlatabilmek, duyurabilmek için ya bu saiktir bana elbette Şafak Türküsü'nü esin olmak bana
Kaynak: Şafak Türküsü (kitap)Kendi varlıklarını ve aşklarını ruh eşlerine
anlatabilmek için her biri kendi 'Kalbe Seslenen Şarkı'sını söylemek zorundadır.
Kaynak: Neşeli AyaklarBunun dışında Ayasofya ve çevresini büyükten küçüğe herkese doğru bir şekilde
anlatabilmek, tarihi bugünle buluşturmak için "Ayasofya Gezi
Kaynak: Ahmet Haluk DursunBu olaylardan ayrı olarak üniversiteden bir grup genç korku hikâyeleri
anlatabilmek için aynı mekanı seçiyor ve bir gece yarısı eve
Kaynak: Adlandırılamayan (film)Oyunların yanı sıra sosyal sorunları tiyatronun yanı sıra yazarak da
anlatabilmek için Almanca olarak Münih 'in ünlü gazetesi Münchener
Kaynak: Django AsülGeçmişte yapılmış olan, an itibariyle yapılıyor olan ve gelecekte de yapılması düşünülen hareketleri
anlatabilmek için geniş zaman
Kaynak: Türkçede fiilsvg | Algoritmaları daha kolay
anlatabilmek için akış şema ları kullanılır. Algoritma, matematik te ve bilgisayar bilimi nde bir işi yapmak
Kaynak: AlgoritmaYapılan iyileşirmeyi son kullanıcıya daha iyi
anlatabilmek için konsolun 20 GB olan harddiskini 120 GB'a çıkarmış ve rengini de siyah
Kaynak: Xbox 360resmî olmayan silahlı güçlerin varlığını kitlelere
anlatabilmek ve Almanya'nın askerî gücünün zirvede olduğu eski zamanlarını hatırlatmaktı.
Kaynak: Nasyonal sosyalizm