Çok zaman aldığı için çoğu kimse bu
işle uğraşmak istemiyor.
A lot of time for which most people do not want to deal with it.
Kaynak: haberciniz.bizBenim yapabileceğim şey kendimi anlatmaktan ziyade
işle anlatmak.
I tell myself I can do nothing to explain, rather than work.
Kaynak: samanyoluhaber.comTabi Beşiktaş'ın bu
işle bir alakası yok, sadece hakemin yaptığı hatalar.
Of course, this is nothing to do with Besiktas, only the referee's mistakes.
Kaynak: habergazete.comBiz bu
işle uğraşacağız." Deniz Tolga Aytöre: "Bunlar resmen organize suçlar.
We will deal with it. "Deniz Tolga Aytöre:" These are the officially organized crime.
Kaynak: sporx.comBir
işle görevlendirilmiş olan, yükümlü. Arapça emir veya emr kökünden gelmekte olup emredilen anlamında mastar isimdir. Memur Hukuku
Kaynak: MemurHeyet veya Konsey, Bir işi yapmak, yönetmek ve o
işle ilgilenmekle veya bir kurumu temsil etmekle görevli topluluğa verilen isim.
Kaynak: KurulSahne tasarımcıları çeşitli sanatsal alanlardan olabilir; ancak, günümüzde bu
işle uğraşanlar genellikle güzel sanatlar fakültesi
Kaynak: Sahne tasarımıBu işlemdeki amaç, ilgili belleğin o anda başka bir
işle uğraşırken o işin bitmesini beklemeden emir verebilmek, başka bir deyişle hızı
Kaynak: Ara BellekBununla birlikte zaman içinde bu işlemin çok uzun sürdüğünün ve eğer tüm Dünya'yı insanlarla kaplamak istiyorsa çok uzun bir süre bu
işleKaynak: Nü WaBir çok eleştirmen grubu greatest hits albümü çıkarmayıp daha yaratıcı bir
işle uğraştıklarından dolayı takdir etse de albüm hayranlar
Kaynak: This Left Feels RightDönemin etkili isimlerinden Enver Paşa bu
işle bizzat ilgilendi. 1 Şubat 1915 tarihinde hattın ilk ayağı olan Silahtarağa-Ağaçlı arası
Kaynak: Haliç-Karadeniz sahra hattı1891'de Johanna Verkoyen
işle evlendi, dört çocukları oldu. Marx yargıçlıktan, 1922'de Berlin 'deki İstinaf Mahkemesi genel kurulunun
Kaynak: Wilhelm MarxBelde halkının %99 bu
işle geçimini sağlar. Sınır kapısının kapatılmasından sonra beldede büyük göç olmuş nüfusu gün geçtikçe düşmektedır
Kaynak: Şenyurt, KızıltepeÖzel durumu nedeniyle içine kapanan ve kendini yalnızlaştıran Josh, Aidan 'ın yardımıyla hastanede edindiği
işle, toplumla ve kendisiyle
Kaynak: Josh RadcliffBuradan kıyametin ve ahiret gününün yani yeniden dirilmenin başlangıcında bir Sûr'a üfürme olacağı anlaşılmaktadır ki, bu
işle vazifeli
Kaynak: SûrModelliğe başlamadan önce, para kazanmak amacıyla pek çok
işle uğraştı. Modellik kariyerinde en kayda değer olarak Guess firmasıyla
Kaynak: Diora BairdHer bir işçi üretim bandında çok küçük ve vasıfsız bir
işle görevlendirilmiş olup, bütünün (yani üretilen ürünün) ne olduğu konusunda
Kaynak: FordizmMüslüman ların dini gerekçelerle bu
işle uğraşmadığı yıllarda, Ermeni fotoğraf ustası Garabet Kirkor Solakian 'dan mesleği öğrenen Hasan
Kaynak: Foto Hasan BehçetOkullarda her gün ayrı bir engellilik konusu
işlenir. Engellileri Koruma Millî Koordinasyonu Kurulu haftanın değerlendirilmesi için
Kaynak: Engelliler HaftasıHalife Osman devrinde Kur'an'ın çoğaltılma işlerinde bu
işle görevlendirilen heyetin başkanı olmuş, başka önemli görevlerde de
Kaynak: Übeyy bin Kâb1839'da Yorkshire'daki birçok ailenin evinde mürebbiyeliğe başladı ve 1841'e kadar bu
işle uğraştı. 1842'de kardeşi Emily'yle Brüksel'e,
Kaynak: Charlotte Brontë