Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

işlemek ne demek?

 - 7 sözlük, 14 sonuç.

BSTS / Bilişim Terimleri Sözlüğü

işlemek anlamı İng. record Fr. enregistrer
(I) Herhangi bir veri saklama orTamına, tutanak eklemek ya da günlemek amacıyla yazmak.
işlemek anlamı İng. work Fr. travailler
(II) Çalışmak.

BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü

işlemek anlamı
(kötü iş için): irtikâb.

Divanü Lügati't-Türk

işlemek anlamı
işlemek

Güncel Türkçe Sözlük

işlemek anlamı
(-i) 1. Bir şeye emek vererek onu daha elverişli bir duruma getirmek. 2. (nsz) İnce ve süslü şeyler yapmak, nakışlamak: "Para için işlemediğini iddia eden bu fakir ihtiyar, şüphesiz, sanatının âşığıydı." -M. Ş. Esendal. 3. (-e) İçine girmek, etkilemek, nüfuz etmek: "O uzun ve derin bakış genç adamın ta yüreğine kadar işlemişti." -Y. K. Karaosmanoğlu. 4. (nsz) İyi çalışmak, müşterisi bol olmak. 5. Durağan durumdan hareketli duruma geçmek, çalışmak. 6. Herhangi bir konuyu ele alarak incelemek, öğretmek. 7. Düşüncelerini herhangi birine etki yaparak benimsetmek: "Ali Rıza Bey bu ilk çocuğu ile, bir çiçek meraklısı, bahçesiyle oynar gibi oynamış, onu ancak kendi hayalinde yaşayan mükemmel insan maddelerine göre işlemişti." -R. N. Güntekin. 8. (-den) İşlek, etkin durumda olmak: "Lütfügiller büyücek bahçelerinin ana yola açılan kapısından işlerlerdi." -S. F. Abasıyanık. 9. (nsz) Çıban, olgunlaşma yolunda olmak. 10. (nsz) Yara, kapanmamak. 11. (nsz) Gidip gelmek: "Şimdi otomobillerin, otobüslerin işledikleri asfalt caddeden bir zamanlar ne kervan ne insan geçerdi." -S. M. Alus. 12. Hesapları, kayıtları düzenli olarak tutmak veya gereken yere aktarmak: "Tayın çizelgelerini düzenliyorum, ambar defterini işliyorum." -E. Bener. 13. Herhangi bir ürünü satışa sunulmadan önce birtakım işlemlerden geçirmek.

Tarama Sözlüğü

işlemek anlamı
1. Yapmak. 2. İmâl etmek, yapmak. 3. Çalışmak. 4. Tesir etmek.

Türkçe - İngilizce

işlemek anlamı
fiil
1) handle
2) process
3) commit
4) treat
5) work
6) function
7) operate
8) Tame
9) tame
10) pierce
11) run
12) sink
13) cultivate
14) forge
15) engrave
16) perpetrate
17) penetrate
18) perform
19) till
20) farm
21) instill
22) print
23) brake
24) hammer
25) indwell
26) instil
27) grave
28) ferry
29) discourse
30) sink into
31) stamp
32) strike
33) brand
34) go
35) travel

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

işlemek anlamı
Çimlenmek, filizlenmek.

-Gaziantep

işlemek anlamı
Çalışmak, iş yapmak.

*Kandıra -Kocaeli
Aliköy *Çaycuma -Zonguldak

işlemek anlamı
1. Ayçiçeği ya da kabak çekirdeği yemek. 2. Mısır tanelerini ayırmak: Beş teneke mısır işledik.
işlemek anlamı
İşlemek.
işlemek anlamı
İşlemek, girip çıkmak; gapidan işlemek

Erzurum

işlemek anlamı
< ET işlemek: işlemek; girip çıkmak; yapmak || bir gapıdan işlemek: aynı evde oturmak
işlemek anlamı
Çalışmak

*Kandıra -Kocaeli
Aliköy *Çaycuma -Zonguldak

işlemek eş anlamlısı

çalışmak
(nsz) 1. Bir şeyi oluşturmak veya ortaya çıkarmak için emek harcamak: Bu eser için üç yıl çalıştım. 2. Herhangi bir iş üzerinde olmak. 3. İşi veya görevi olmak, bulunmak: "İnşaatlarda çalışan işçiler birer ikişer inşaatların kapılarından geri dönüp geldiler." -L. Tekin. 4. Makine veya aletler işe yarar durumda olmak veya işlemekte bulunmak. 5. (-e) Bir şeyi yapmak için gereken çarelere başvurmak, o şeyi gerçekleştirmek için kendini zorlamak, çaba harcamak: "Olduğundan fazla yaşlı görünmeye çalıştığını sezdim." -R. H. Karay. 6. (-e) Bir şeyi öğrenmek veya yapmak için emek vermek: "Dar ve sapa yollardan hızla yürümeye çalışıyorduk." -A. H. Tanpınar.
etkilemek
(-i) 1. Etkiye uğratmak, tesir etmek: "Toplumu etkileyen olaylara herkes kendi yorumunu katıyor." -N. Cumalı. 2. Karşısındaki kişiyi kendi duygu ve istekleri doğrultusuna yöneltmek.
nakışlamak
(-i) Nakışla bezemek, işlemek: "Bir ağaç kütüğünü keser, oyar, nakışlayıp bezerdi." -S. Ayverdi.
nüfuz etmek
1) bir şeyin içine işlemek, geçmek: "Tatlı bir duman, bütün varlığını sararak en derin yerlerine kadar nüfuz ediyordu." -P. Safa. 2) inceliğine varmak, anlamak: "Bu, o kadar ince ve girift bir meseledir ki, bütün bir ömür boyunca izaha çalışılsa yine derinliğine nüfuz edilemez." -N. F. Kısakürek. 3) etkili olmak: "Ecnebiler ona değil, o ecnebilere nüfuz ediyordu." -Y. K. Beyatlı.
yara
is. 1. Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik: "Yaranı tımar ettiler mi?" -N. Hikmet. 2. Bir şeyin iç veya dış yüzünde herhangi bir etki ile oluşan ve tehlikeli olabilen oyuk, gedik, yarık: Geminin omurgasındaki yara. 3. mec. Dert, üzüntü, acı: Bu yarayı deşmeyin.

"işlemek" için örnek kullanımlar

Bu durum şantaj suçun işlemek anlamına gelir.
This is blackmail means to manipulate the crime.
Kaynak: fanatik.com.tr
Süt veren annenin ailesini çocuklarını, sütü alan bebeğin ailesini ve kardeşlerini nüfus kütüklerine işlemek ve belirli periyotlarla bilgilendirmek adına yasal düzenlemelere ihtiyacımız var.
Family, children, lactating mothers milk, the baby's parents and siblings population in order to inform them on the process and regulations need certain periods.
Kaynak: ekonomi.haber7.com
Bu tür suçların cezasız kalmayacağı, hem de ağır cezayı getirdiği, suç işlemek isteyenleri caydırmak ve hatırlatarak bilmeyenlerı sevindirmek bakımından bu habere girseydi bence iyi olurdu.'
This type of crime will not remain unpunished, as well as brought heavy punishment, to deter those who wish to commit a crime, and those who do not rejoice in recalling girseydi I think it would be good news. '
Kaynak: sabah.com.tr
cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak ve vahim nitelikte silah bulundurmak suçlarından, 11 yıldan 20 yıla kadar ağır hapis istemiyle
Kaynak: Sedat Edip Bucak
Davanın kararına göre, Özel Harekat Dairesi eski Başkan Vekili İbrahim Şahin ve eski MİT görevlilerinden Korkut Eken , "Cürüm işlemek
Kaynak: Sami Hoştan
Kart delici makinelerin bulucusu Hermann Hollerith'in patentlerini işlemek ve geliştirmek üzere Thomas J. Watson tarafından 1911 yılında
Kaynak: IBM
aşk öyküsünü değil, yükselme hırsı, vicdan huzursuzluğu gibi konuları işlemek ile Verdi bu eserde opera janrina bir sıra yenilik getirmiştir.
Kaynak: Macbeth (opera)
ve sürekli yinelenen olguları kaydetmek, izlemek, saklamak, işlemek ve yayımlamak için kullanılan bir bilgisayar tabanlı bilişim sistemi dir.
Kaynak: Hareket işlem sistemi
Zengin mermer yatakları olmakla birlikte, işlemek için tesisler yeterli değildir. İlçe de 3 ilköğretim okulu, 1 çok programlı lise ve 1
Kaynak: Altıntaş
gergef işlemek dışında endüstrinin gelişmesi ile beraber nakış işleyen makineler üretilmiş, bilgisayar ortamında tasarlanan türlü
Kaynak: Nakış
ihale iptal edildi Bank Ekspres davasında, 'Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak' ve 'Özel belgede sahtecilik' suçlamalarından 6 ay
Kaynak: Korkmaz Yiğit
İnsanlığa karşı suç işlemek ve soykırım suçlarından yargılandığı davada 24 Haziran 2007 tarihinde hakkında idam cezası kararı verildi
Kaynak: Ali Hasan el Mecid
Bu hücrelerin ana işlevi antijenleri işlemek ve immün sistemin diğer hücrelerine yüzeyinden sunmaktır. Diğer bir deyişle dendritik
Kaynak: Dendritik hücre
Görüntü işleme, daha çok, kaydedilmiş olan, mevcut görüntüleri işlemek, yani mevcut resim ve grafikleri, değiştirmek, yabancılaştırmak ya
Kaynak: Görüntü işleme
Yapıtlarındaki ilhamı New England eyaletinden almış, bu bölgeyi karmaşık sosyal ve felsefi temaları işlemek için kullanmıştır.
Kaynak: Robert Frost
Lob işlevleri Ön (frontal ) lob: Bilinçli düşünmek Yan (parietal ) lob: Duyguları işlemek Arka baş (oksipital lob: Görmek Şakak temporal
Kaynak: Beyin lobları
yakalandı Birdal'a silahlı saldırıda bulunulmasıyla ilgili olarak 'suç işlemek için Türk İntikam Tugayı (TİT) isimli silahlı örgütü
Kaynak: Semih Tufan Gülaltay
Siniler sadece yemek yeme amacıyla değil farklı yiyecekleri işlemek, biriktirmek, saklamak gibi amaçlarla da kullanılır. Anadolu'da yemekler
Kaynak: Sini
computer-based information system; kısaca CBIS) bilişim ve iletişim teknolojileri nden yararlanarak veri toplamak, depolamak, işlemek ve
Kaynak: Bilgisayar tabanlı bilişim sistemi
kuşak insanların yaşam biçimlerini anlatmak ve Türk-Alman kültürünü işlemek isteyen Hilmi Sözer, 1994-2007 yılları arasında 25 civarında
Kaynak: Hilmi Sözer
Asıl Amacı Elle ile girilen verileri ya da Barkod/RFID okuyucusu tarafından girilen verileri depolamak, yorumlamak, işlemek üzerine
Kaynak: El Terminali
Tupac'ı kendi rahiminde taşır iken onu terör saldırısı işlemek ile suçlayan bir mahkeme davası ile karşılaştı. Hükmü 300 yıldan fazla
Kaynak: Afeni Shakur
Abacıların, sık dokunmuş ve iyi kaliteli abayı işlemek zorunda oldukları, eski esnaf nizamnamelerinde belirtilir. 19. yüzyıl da da Sadrazam
Kaynak: Aba (kumaş)

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.