Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

jandarma ne demek?

 - 4 sözlük, 5 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

jandarma anlamı
is. (janda'rma) 1. ask. Yurt içinde genel güvenliği ve kamu düzenini korumakla görevli, yasa ve nizamların koyduğu hükümlerin yürütülmesini ve bunlara dayanan hükûmet emirlerinin yerine getirilmesini sağlayan silahlı askerî kuvvet. 2. ask. Bu kuvvette görevli olan kimse. 3. sf. mec. Açıkgöz.

Türkçe - İngilizce

jandarma anlamı
isim
1) gendarme
2) constabulary

Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü

jandarma anlamı İt..gendarme
1. Yurt içinde genel güvenliği ve kamu düzenini korumakla görevli, yasa ve nizamların koyduğu hükümlerin yürütülmesini ve bunlara dayanan hükûmet emirlerinin yerine getirilmesini sağlayan silahlı askerî kuvvet: § "Jandarmalar bahçe içinde tavşan kovmakta bulunan tazılar gibi sekerler, sıçrarlardı." -Ahmet Midhat Efendi, Hasan Mellâh Yahut Sır İçinde Esrar s. 91. § "Onu tutup İstanbul'a tahtelhıfz" göndermeleri kendilerine emir ve tebliğ edilmiş kimseler de işte valisiyle, kumandanıyla, polisiyle, jandarmasıyla, askerleriyle, halkıyla onun cazibesine tutulmuş, ona tutunmuştu..." -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar III, 28. § "Kadın İstanbul jandarmalarına gitmiş." -Peyami Safa, Canan, 183. § "Demek sizi mektebe jandarma ile göndermeli." -Sami Paşazade Sezai, Bütün Eserleri II, 205. § "Atlı polisler, silahlı jandarmalar..." -Adalet Ağaoğlu, Geçerken, 56. § "… hayatlarını camiaya asker ve jandarma vazifelerini ifa etmekle geçirdiklerinden, irfanca ve iktisatça yükselmeye vakit bulamadılar." -Ziya Gökalp, Türkçülüğün Esasları, 68. § "Hafız Bey dediği, o zaman jandarma tabur ağası idi." -Ahmet Rasim, Muharrir Bu Ya, 230. § "Dün eve jandarma geldi" dedi." -Orhan Pamuk, Sessiz Ev, 314. 2. Bu kuvvette görevli olan kimse: § "Jandarma zabitinin saç yağı kokan yastığına başını koyar koymaz..." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 51. § "Bir deli ile jandarma arasında babaevime ellerim, gözüm, dizlerim, tahta cızıkları ve katran zifti içinde dönerdim." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Sahnenin Dışındakiler, 15. § "Kapıda, kahvehane tezgâhlarındaki fincanlar gibi yan yana ve üst üste, birkaç jandarma ve gardiyan bize bakıyor." -Necip Fazıl Kısakürek, Cinnet Mustatili, 8. § "… Eski üniformalı bir ihtiyar jandarma zabiti." -Reşat Nuri Güntekin, Eski Şeyler, 157. § "Bilumum abidlerle gulamların aşiret reislerine karşı vaziyeti bir jandarma neferinin hükûmet reisine karşı olan merbutiyeti gibidir." -Ziya Gökalp, Kürt Aşiretleri Hakkında Sosyolojik Tetkikler, 78. § "Otobüsü jandarmanlar durdurmasaydı, o otobüs adı çay molası olan çiş molası hiç vermeyecekti." -Adalet Ağaoğlu, Bir Düğün Gecesi, 79. "Bedevi eşkıyalarla jandarma arasında çıkan müsademelerde (çatışma), bendenizi ‘hecin' üzerinde jandarmaya emirler verirken resmedebilecek misiniz acaba? -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 75. § "İki jandarma süngüsü arasında, öfkeli bir okyanus kadar yalnız, o kadar bitmez tükenmezdi." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 444. 3. mec. Açıkgöz.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

jandarma anlamı
(< İt. genderma) jandarma
jandarma anlamı
Asker, jandarma, bakınız» candarma

"jandarma" için örnek kullanımlar

Ulu, fidanların kesildiğini görünce jandarma ekiplerine haber verdi.
Great, saplings cut tipped saw the gendarmerie teams.
Kaynak: dha.com.tr
Hırsızlık durumunda 155 polis imdat ve 156 jandarma telefonlarına haber versin.
155 police and 156 gendarmes emergency phone in case of theft, let someone know.
Kaynak: ensonhaber.com
Emniyet, jandarma, gümrük muhafaza 'Kaçak akaryakıt bulduk.
Police, gendarmerie, customs conserve fuel leak found.
Kaynak: gazetea24.com
Jandarma göz açtırmıyordu kaçmayı aklından geçirene.
Açtırmıyordu look at the Gendarmerie who thought to escape.
Kaynak: gundem.milliyet.com.tr
Ali Öz, Hrant Dink davasında adı geçen jandarma albay . Pelitli beldesininin Jandarma bölgesinden polis bölgesine geçmesine izin vermemiştir.
Kaynak: Ali Öz
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.