Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

karalamak ne demek?

 - 4 sözlük, 7 sonuç.

Divanü Lügati't-Türk

karalamak anlamı
karalamak; pislemek

Güncel Türkçe Sözlük

karalamak anlamı
(-i) 1. Boya veya kalemle birtakım şekiller çizerek bir yeri kirletmek: Duvarı karalamışlar. 2. Bir yazının üzerini çizerek onu geçersiz kılmak: Son iki satırı karalamalı. 3. Taslak olarak yazmak veya çizmek: "Defteri elime alıp şu iki sayfalık yazıyı karaladıktan sonra kapının yavaşça gıcırdadığını işittim." -H. Z. Uşaklıgil. 4. (nsz) Hızlı ve acele olarak yazmak: "Birdenbire ayağa kalktı ve ayakta bir reçete karaladı." -S. F. Abasıyanık. 5. mec. Leke sürmek, kötülük yüklemek, iftira etmek.

Türkçe - İngilizce

karalamak anlamı
fiil
1) doodle
2) scribble
3) scratch
4) blacken
5) dash
6) smudge
7) smut
8) denigrate
9) scrabble
10) dash off
11) scribble down
12) bedaub
13) chalk out
14) blemish
15) draw
16) besmirch
17) besmear
18) calumniate
19) breathe upon
20) dash down
21) blot out
22) line through
23) pollute
24) scandalize
25) score out
26) strike through
27) rule out

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

karalamak anlamı
Kötülemek, kara sürmek.

*Yalvaç -Isparta
Beylerli -Denizli
Eymir *Bozdoğan -Aydın
-Manisa
Yeniköy -Balıkesir
Tokat -Eskişehir
*Akyazı -Sakarya
*Artova -Tokat
Kuzköy *Ünye -Ordu
Çayağzı, Yavuz *Şavşat, Akarsu *Ardanuç, Erkinis *Yusufeli -Artvin
*Ağın -Elâzığ
-Maraş
*Nizip -Gaziantep
*Koyulhisar, *Gürün -Sivas
Sarılar *Avanos -Nevşehir
*Bor -Niğde
*Ermenek -Konya
Yapıntı *Mut -İçel
Yerkesik -Muğla

karalamak anlamı
Kesici araçların ağzını bilemek.

Bekilli *Çal -Denizli

karalamak anlamı
Horoz, tavukla çiftleşmek.

*Alayunt -Kütahya
Dallıca *Nazilli -Aydın

karalamak anlamı
Bağ bahçeyi beller veya sürerken işi üstünkörü yapmak(Çayağzı)

Kırşehir

karalamak eş anlamlısı

iftira etmek
bir suçu birinin üzerine atmak, kara çalmak, kara sürmek: "On para yememiştir fakat etrafı adama iftira etmiştir." -B. Felek.

"karalamak" için örnek kullanımlar

Mesela boş ve lüzumsuz yere bir şeyler karalamak, israf ve abestir.
For example, scribble something down is empty and useless, waste and abestir.
Kaynak: haberler.com
Sayın Baş, Atatürk'ü ve tarihi karalamak isteyenlere cevap verdi.
Mr. Head, and historical Atatürk responded to those who wish to discredit.
Kaynak: yenimesaj.com.tr
Bizi karalamak istiyorlar, bize çamur atmak istiyorlar.
They want to discredit us, we want to throw mud.
Kaynak: fanatik.com.tr
Kimseye taviz vermedik, karalamak için yapılıyor.
We did not sacrifice anyone, to discredit done.
Kaynak: trtspor.com.tr
İnsanları arkalarından çekiştirip kötülemek ve karalamak, yüzlerine karşı hakaret edip, küçük düşürmeye çalışmak, sözlü olarak veya el kol
Kaynak: Hümeze Suresi
"onlar Besic değildir, besicin adını karalamak için yabancı güçler tarafından gönderilmiş besic üniforması giyen ajanlar" açıklaması
Kaynak: Besic
Liboşluk', ‘Amerikan yandaşlığı', ‘vatan hainliği' gibi zaten insanların yıllardır birbirlerini karalamak için kolayca kullandıkları, içi
Kaynak: Osmanlı Cumhuriyeti
Kitap okumak, müzik yapmak, puzzle yapmak, bir şeyler karalamak, resim yapamasanız bile boş kağıda boş şeyler yazmak gibi şeylerle uğraşın
Kaynak: İnsomnia
Voldemort 'un döndüğüne inanmaz ve Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı nda Albus Dumbledore 'la Harry'i karalamak için çalışmalarda bulunur.
Kaynak: Cornelius Fudge
baş rakipleri olan Gürcü Hadim Mehmed Paşa ile Damat Halil Paşa 'yı karalamak için onların Abaza Mehmed Paşa'y arka verdiklerini ileri sürdü.
Kaynak: Gürcü Hadım Mehmed Paşa
konuşması ve Anticato adında, Cato 'un şöhretini karalamak ve Cicero'nun Cato abidesine cevap vermek için yazılmış, bir belge sayılabilir.
Kaynak: Jül Sezar

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.