Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

katarakt ne demek?

 - 7 sözlük, 7 sonuç.

BSTS / Cerrahi Terimleri Sözlüğü

katarakt anlamı İng. cataract
Göz merceğinin korpus veya kapsulasının yoğunluk kazanarak saydamlığının kısmen veya Tamamen kaybolması.

BSTS / İç Hastalıkları Terimleri Sözlüğü

katarakt anlamı İng. cataract
Lensin bulanıklığı. Lens gri veya beyazımsı bir renge dönüşür.

BSTS / Patoloji Terimleri Sözlüğü

katarakt anlamı İng. cataract
Doğuştan veya kazanılmış nedenlerle, Tam veya kısmi olarak göz merceği veya mercek kapsülünde, proteinlerin presipitasyonu sonucu göz merceğinin saydamlığını kaybetmesi, donuklaşması ve ışığın geçişine izin vermemesiyle belirgin, göz merceğinin en yaygın ve en önemli bozukluğu.

BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü

katarakt anlamı Lat.cataract
Göz merceğinin ışığın geçmesini önleyecek biçimde şeffaflığını kaybederek opaklaşması, göze perde inmesi, göz perdesi.

Güncel Türkçe Sözlük

katarakt anlamı
is. tıp Gözdeki billur cismin saydamlığını yitirerek ağarmasından ileri gelen ve görmeyi engelleyen rahatsızlık, perde, akbasma, aksu.

Türkçe - İngilizce

katarakt anlamı
isim
1) cataract

Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü

katarakt anlamı Fr.cataracte
Gözdeki billur cismin saydamlığını yitirerek ağarmasından ileri gelen ve görmeyi engelleyen rahatsızlık, göz perdesi, aksu, akbasma: § "Ameliyat!... Katarakt illet-i müdhişesi için göz üzerinde icra olunacak ameliyat!" -Ahmet Midhat Efendi, Altın Âşıklar, 265. § "Gözlük bir fayda vermez… Çünkü katarakt oldum." -Ahmet Rasim, Muharrir Bu Ya, 197.

katarakt eş anlamlısı

akbasma
is. (a'kbasma) hlk. Katarakt.
Aksu
öz. is. (a'ksu) Isparta iline bağlı ilçelerden biri.
aksu
is. hlk. Katarakt.
perde
is. 1. Görüşü, ışığı engellemek, bir şeyi gizlemek için pencereye veya bir açıklığın önüne gerilen örtü: "Durmadan pencere kapatıyor, perde çekiyorum." -A. Ağaoğlu. 2. Üzerine bir cismin görüntüsü yansıtılan saydam olmayan yüzey: Sinema perdesi. Karagöz perdesi. 3. İki yeri birbirinden ayıran bölme: "Duvarın önüne çekilen tahta perdeye yapıştırılmış ilanlara bakıyordu." -M. Ş. Esendal. 4. Seste pes perde: "Sonra da ince ve çok acıklı bir perdeden şarkı söylemeye başladı." -A. Mithat. 5. mec. Doğruyu görmeye engel olan şey: Bu sözü duyunca gözlerimdeki perde kalkıverdi. 6. hay. b. Kaz, ördek, martı gibi hayvanların parmaklarını birbirine bitiştiren zar. 7. müz. Bir müzik parçasını oluşturan seslerden her birinin kalınlık veya incelik derecesi. 8. müz. Bu ses derecelerini sağlamak için çalgılarda bulunup parmaklarla basılan yer. 9. tıp Katarakt: Gözlerine perde inmiş. 10. tiy. Bir sahne eserinin büyük bölümlerinin her biri: "Oyunun üç perdesi de böyle alkışlar içinde geçti." -M. Ş. Esendal.

"katarakt" için örnek kullanımlar

Sezon öncesi katarakt ameliyatı olan Ballıoğlu Aydın Göz Hastanesi'nde kontrolden geçirildi.
Cataract surgery before the season was out of control Ballıoğlu Aydin Eye Hospital.
Kaynak: mucadele.com.tr
Afrika Katarakt Projesi, Afrika kıtasındaki körlükle mücadele kapsamında 100.000 katarakt hastasının ücretsiz ameliyat edilmesini amaçlayan
Kaynak: Afrika Katarakt Projesi
Göz yorgunluğu, katarakt ların önlenmesi ve tedavisi için gereklidir; karbonhidrat , yağ ve protein metabolizmasına yardımcı olur.
Kaynak: Riboflavin
Ressam bu eserleri hazırlamakta iken gözlerindeki katarakt tan da muzdaripti. Bu tablolar değişik formlarda (kare, dikdörtgen, daire vb.
Kaynak: Nilüferler
Böyle durumlarda gözleri katarakt a sebep olabilecek ultraviyole ışınları ndan korumak için bu tür gözlük ler kullanılması önerilir.
Kaynak: Güneş gözlüğü
Gullstrand ayrıca astigmatizm a üzerine yaptığı araştırmalar, oftalmoskop gelişimi ve katarakt ameliyatlarından sonra kullanılan
Kaynak: Allvar Gullstrand
Ozon deliğinin cilt kanseri ve katarakt gibi hastalıkları artırdığından, bitkilere ve planktonlara zarar verdiğinden şüphelenilmektedir
Kaynak: Ozon deliği
Bu formda Larsen sendromundaki bulgulara ek olarak servikal omurga anomalileri özellikle atlanto-aksiyel eklemde dislokasyon, katarakt,
Kaynak: Larsen sendromu
İridektomi ya ışığın geçmesini sağlamak (optik iridektomi ), ya göz tansiyon unu azaltmak (glokom a karşı iridektomi), ya da katarakt
Kaynak: İridektomi
olarak yoğun çalışma performansının bir sonucu olarak hayatının sonlarına doğru parkinson hastalığına yakalanmış gözlerine katarakt inmiştir.
Kaynak: El-Razi
Katarakt olduğu süreçte yaptığı resimlerin genel olarak kırmızı tonlarda olduğunu görürüz, bu katarakt hastalarının görüş biçiminin
Kaynak: Claude Monet
UV ışınlarına aşırı maruz kalmadan kaynaklı, cilt kanseri , katarakt , bağışıklık sisteminin bastırılması ve erken yaşlanma gibi yan
Kaynak: Solaryum
yaşlanmanın yanı sıra, kanser , artirit , katarakt gibi sağlık sorunlarının da temel bir faktörü oldukları düşünülen oksijen bazlı
Kaynak: Spirulina
katarakt hastalığına yönelik “Afrika Göz Nuru Projesi”, Filistin'de yürüttüğü ve doğumsal dudak-damak yarıklığı ve hipospadyas (yarım
Kaynak: Yeryüzü Doktorları Derneği
Yüksek kan basıncını azaltır, katarakt ı önler, atletik performansı geliştirir, bacaklardaki kramp ları açar, kılcal damar duvarlarını
Kaynak: E vitamini

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.