Tesadüfe bakın ki, Person'ın, '
arabulucu' isimli bir de şirketi var!
Coincidentally, Person'ın, 'mediator' has named the company!
Kaynak: turktime.comTarafların anlaşamaması durumunda yine yasal olarak
arabulucu atanacak.
In case the parties again failed to agree a legally appointed mediator.
Kaynak: haber3.comArabulucu 'uyuşmazlık' raporu tuttu, Türk Hava Yolları'nda grev kapıda..
Mediator 'dispute' report kept the door strike Turkish Airlines ..
Kaynak: kanalb.com.tr 60 günde işverenle anlaşamadığımız takdirde,
arabulucu atanması lazım.
If you disagree employer within 60 days, should the appointment of a mediator.
Kaynak: haberfx.netİki ihtilaflı taraf arasında çözüme ulaşabilmek için
arabulucu ya da kolaylaştırıcı rolündeki üçüncü bir tarafın, klasik diplomasi
Kaynak: Mekik DiplomasisiBalyos, elçi, aracı,
arabulucu anlamı taşıdığı gibi, aynı zamanda Osmanlı Devleti 'nde Venedik elçilerine verilen addır. İlk kez
Kaynak: Balyostarafsız, önyargı ve yargıdan uzak bir
arabulucu eşliğinde, sorunlarını tartışma ve kendileri için en iyi çözümü, bulma fırsatı elde ederler.
Kaynak: ArabuluculukCompaoré bölgesel konularda bir
arabulucu olarak faaliyet göstermektedir. da yapılan Inter-Togolu Diyalog, bir
arabulucu olarak tayin oldu.
Kaynak: Blaise Compaoréizleyerek tarafsız kalmaya çalıştı, Lübnan da
arabulucu luk rolü üstlendi, İran ve Irak arasındaki çatışmalarda kendisini dışarda tutmayı başardı.
Kaynak: Fahd bin AbdülazizTarafları bir araya getirip anlaşmaya vardırması nedeniyle "büyük uzlaştırıcı" and "büyük
arabulucu" olarak tanınır. Whig Partisi
Kaynak: Henry ClayAuriol, sağ ve sol kanatlar arasında
arabulucu olarak ün kazandı. Uzlaştırıcı politikasını cumhurbaşkanlığı döneminde de sürdürmesine
Kaynak: Vincent AuriolMüzakerelere katılan hakem,
arabulucu ya da tarafsız ön değerlendirme ci çözüm yolunun niteliğini belirler. Müzakere edebilmek için en az
Kaynak: MüzakereAnlaşmazlıklarda
arabulucu olarak oynadığı rolle adını duyuran Ohira, ülkeyi saran ABD karşıtı eylemlerin neden olduğu karışıklıkların
Kaynak: Masayoshi Ōhira24 Haziran 1992: Güney Osetya Savaşı , Rusya'nın
arabulucu olması sonucu son buldu. Güney Osetya de facto bağımsız bir bölge ve fiilen
Kaynak: Güney Osetya tarihivurgulanarak tarafların uzlaşması için
arabulucu luk yapılmakta duruma göre helâl lik alındığı (fiili ceza uygulaması olmadığı) kayıtlara geçmiştir.
Kaynak: Osmanlı'da ŞeriatBirbiri ile bağlatılı olarak çalışan nesnelerin aynı çatı altında tutularak tek bir noktadan(yani
arabulucu tarafından) yönlendirilmesine
Kaynak: Tasarım örüntüleriUluslararası olarak Libya ve Birleşik Krallık arasında olan Lockerbie Faciası görüşmeleri sırasında
arabulucu olarak rol oynadı.
Kaynak: Nelson MandelaArabulucu Bolşevik: Nogin,
arabulucu bir Bolşevik olarak bilinir. 1910 yılında RSDİP'in iki ayrı kanadı olan Bolşevik – Menşevik ayrımına
Kaynak: Viktor Nogin Komplocular geri dönüp bu mektubu
arabulucu Ali'ye geri getirdiler. Ali bu emir mektubu Osman'a gösterince bunun Osman'a hiç danışmadan
Kaynak: I. Mervan