Bunları yaptıktan sonra zenginlik de beraberinde
kendiliğinden gelecektir.
After them, resulting in wealth will follow automatically.
Kaynak: haber3.comSamet Hoca'nın en büyük şansı takım ruhu bu sene
kendiliğinden oluştu.
Samet Hoxha was the greatest chance of team spirit this year itself.
Kaynak: hurriyet.com.trHastalar kendine uygun merkezi tercih ederek
kendiliğinden bir denge oluşuyor.
Patients consists of a balance of its own by choosing the appropriate center.
Kaynak: haber.rotahaber.comBaşarılar yani iyi sonuçlar zaten
kendiliğinden gelecektir.
Achievement that is already good results will follow automatically.
Kaynak: spor.mynet.comEğer sistemin uyarılmış durumda sahip olduğu bir simetrisi taban durumunda ortadan kalkıyor ise bu sistemin bu simetrisi
kendiliğindenKaynak: Kendiliğinden simetri kırılmasıRadyoaktivite (Radyoaktiflik / Işınetkinlik) , atom çekirdeği nin, tanecikler veya elektromanyetik ışımalar yayarak
kendiliğindenKaynak: RadyoaktiviteKendiliğinden oluş: Abiyogenezin klasik anlayışı olan, günümüzde daha açık olarak
kendiliğinden oluş olarak bilinen kavrama göre, karmaşık,
Kaynak: Abiyogenez Rekombinant DNA teknolojisi, doğada
kendiliğinden oluşması mümkün olmayan, çoğunlukla farklı biyolojik tür lerden elde edilen DNA
Kaynak: Rekombinant DNA teknolojisiOtomatik vites kutusu aracın yük ve yol durumuna uygun olarak
kendiliğinden vites değişimi yapan vites kutusudur. Üç kısımdan meydana
Kaynak: Otomatik şanzımanDin felsefesi, din in
kendiliğinden varoluş sal hareketi için bir tür rasyonel bir meşrulaştırma sağlar. Kutsal lık, Tanrı , kurtuluş ,
Kaynak: Din felsefesiGönüllü, içinde bulunduğu toplulukta herhangi bir karşılık ya da çıkar beklemeksizin bir işi yapmayı
kendiliğinden üstlenen kişidir.
Kaynak: GönüllüMotorlu taşıt, aldığı herhangi bir çeşit enerji yi, mekanik enerjiye çeviren aletlerin yardımıyla , itmeden veya çekmeden
kendiliğindenKaynak: Motorlu taşıtKrema, süt bekletildiğinde
kendiliğinden yüzeye çıkan, yağ kürecikleri açısından zengin sarımsı bileşim. Süt ürünleri sanayisinde krema
Kaynak: KremaHayal gücü, imajinasyon veya imgelem zihin sel görüntüler oluşturabilme veya birinin zihninin içinde
kendiliğinden görüntüler üretebilme
Kaynak: Hayal gücüSimulakrum (çoğulu Simulakra) doğadaki cansız maddelerin
kendiliğinden, bir anda veya zamanla bir canlıya benzer biçim almasına ve bu tür
Kaynak: SimulakrumArt brut'da profesyonel olmayan,
kendiliğinden bir sanat söz konusudur. 1948 yılında Dubuffet, Breton ve Tapie, 'art brut'yu kurdular.
Kaynak: Art brutHalk arasında dağ yamaçlarında nehir kenarlarında
kendiliğinden çıkan, debisi çok düşük olup içilebilen doğal, temiz su kaynağı
Kaynak: GözeParçacık bozunumu bir temel parçacığın başka bir temel parçacığa bozunduğu
kendiliğinden meydana gelen süreçtir. Bu süreç esnasında temel
Kaynak: Parçacık bozunumuRikâz, insanlar tarafından toprağa gömülmüş ya da
kendiliğinden yer altında bulunan; maden , define veyahut hazine gibi, her türlü
Kaynak: Rikazasrın sonlarında
kendiliğinden birleşmesiyle oluşan akımdır. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği 'nin dağılmasına kadar geçen süreçte
Kaynak: Ulusal solTollund Adamı MÖ 4. yüzyıl da Roma öncesi Demir çağı olarak dönemde yasamış ve doğal şartlarla
kendiliğinden mumyalanmış bir adamın
Kaynak: Tollund Adamı