üstüne zf. 1. İlişkin, üzerine, dair:
"Arkadaşım aşk ve evlilik üstüne konuşulacak şeyler bulmuştu." -S. F. Abasıyanık. 2. Hesabına:
"Kahveci içilen kahveleri Esat Ağanın üstüne yazıyor." -M. Ş. Esendal. 3. ...-e göre, uygun olarak:
"Paris'e yazıldı. Oradan ölçü üstüne gönderdiler, insan Paris'e kendi gidip diktirmeli." -M. Ş. Esendal. 4. ...-den sonra:
"Ben rakının üstüne şarap içmem diyecek oldu." -H. Taner. 5. Kendinden önce gelen sözün ikileme biçiminde anlamını pekiştirmek ve sıklığını ifade etmek için kullanılan bir söz:
"Memleketten mektup mektup üstüne para istemiyorlardı o sıralarda..." -S. F. Abasıyanık.