Allah
kısmet ederse, ben de Sayın Gaziantep Valisi ile görüşeceğim.
If God fortune, and I'm meeting with HE the Governor of Gaziantep.
Kaynak: guncelgazete.comBundan sonra
kısmet olursa, Balkan yarışına çevirmeyi düşünüyoruz.
After that, if fortune, consider turning the Balkan race.
Kaynak: gercekgundem.comKaçan 11 üçlüğün ardından ilk isabeti sağlamak da ona
kısmet oldu.
Penalties provide 11 Trinity for the first hit was a fortune to him.
Kaynak: skorer.milliyet.com.trYani oryantali bir 6 yaşındayken yapmıştım, bir de filmde
kısmet oldu!
So I made an oriental 6 years old, was a fortune in the film!
Kaynak: sabah.com.trEl-Lât (Al Laht) yani Lât ("Tanrıça), İslam öncesi Arabistan 'daki kader,
kısmet ve bereket tanrıçası. En büyük tapınağı Taif'te
Kaynak: El-LâtOsman Bey, Nermin'i oğlu Ekrem'e (Yusuf Sezgin ) münasip
kısmet olarak görür. Ekrem de Nermin'den hoşlanmaktadır; hergün arabasıyla
Kaynak: Kahveci Güzeli (film, 1968)ettiği semitik bir şans tanrısı olan Gad 'dan almıştır Yeşaya kitabı na göre M.Ö. 6.yy'da bazı İbrani lerin
kısmet tanrısına taptığı anlatılır
Kaynak: Gad (Beni İsrail)peygamberdir ve geçerli olan görüş de budur Ayette geçen "Zülkifl", peygamberin adı değil lâkabıdır ve "nasib ve
kısmet sahibi" anlamına gelir.
Kaynak: Zülkiflkişilerinden Cici Murat 'ın kızıdır. Cici Murat kızınınevlenme yaşına geldiğine kanaat getirerek artık kızı için bir
kısmet aramaya başlar.
Kaynak: Cici Murat (film)kişi eninde sonunda
kısmet i olan ve bu kırmızı iplikle bağlı olduğu şahısla evlenir. Japon efsanelerinde genelde kırmızılı ipliğin ayak
Kaynak: Kaderin kırmızı ipliği