kıvançlanmak anlamı (-den) Kıvanç duymak, övünmek: "Fallardan kıvançlanıyor mu yoksa değil mi, hiç belli etmiyordu." -Y. Kemal.
kıvançlanmak eş anlamlısı
övünmek (-le) 1. Bir niteliği sebebiyle kendini yücelmiş sayarak bundan abartmalı bir biçimde söz etmek, iftihar etmek: "Sonra oyuncakları ile övünen bir çocuk gibi gülümseyerek ilave ederdi." -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. (nsz) Kendi kendini övmek: "Yaptığı fedakârlıktan övünüyor diye kadına kızardık." -A. Gündüz.