komedi anlamı Fr.comédie
1. Güldürü: § "
Dante'nin İlahî Komedisi'nin, Kuran'dan ilham aldığını meydana çıkardı." -Peyami Safa, Din, İnkılap, İrtica, 42. § "
... avdan sonra vereceğim ziyafette bize küçük bir komedi oynarlar." -
Reşat Nuri Güntekin, Tanrı Dağı Ziyafeti, 114. § "
Baskı dönemlerinin yalnız ciddi, trajik yanları anlatılır. Oysa, dramlardan öte komediler de…" -Adalet Ağaoğlu, Dar Zamanlar-3 Hayır, 169. §
"… komediler oynanmıştır." -Ahmet Rasim, Tarih ve Muharrir, 109. §
"Daha çok Moliére'in komedileriyle, Racine'in trajedileri ve La Fontaine'in, fablleri, ortak çizgiler buluyoruz." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 58. 2.
mec. Yalan ve yapmacık söz veya davranış: § "
Yoksa birbirlerini daha evvelden tanıyorlardı da bize komedi mi oynuyorlardı." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 96. 3.
mec. Gülmeye sebep olan olay veya olaylar: §
"Biri için trajik olanın öbürü için komedi olabileceğini bir kez daha ayrımsadı." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 283. § "
... benim bütün ailemin başında maceralar, facialar, komediler ve neler!..." -Peyami Safa, Bir Tereddüdün Romanı, 153.