Güncel Türkçe Sözlük
konsolos anlamı
is. Yabancı ülkelerde, orada bulunan yurttaşlarının haklarını koruyan, bağlı bulunduğu hükûmete siyasal ve ticari bilgileri veren dış işleri görevlisi, şehbender: "Konsolosların her biri bağımsız bir vali gibi davranırdı." -N. Cumalı.
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
konsolos anlamı Rum.cónsolos
Yabancı ülkelerde, orada bulunan yurttaşlarının haklarını koruyan, bağlı bulunduğu hükûmete siyasal ve ticari bilgileri veren dış işleri görevlisi, şehbender: § "Şimdi 'konsolos' denilen memûrîn-i ecnebiyyeye o zamanlar 'balyos' derlerdi." -Ahmet Midhat Efendi, Yeryüzünde Bir Melek, 236. § "Kibirli ecnebi konsoloslarının bile zaman zaman onlar için mahkemelere gitmeye yahut ..." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Mahur Beste, 124. § "Babamın bunu Japonya'da konsolosluk ettikten sonra Monte Karlo'da bütün parasını batırmış sivri sakallı bir Fransız'dan aldığını Hüseyin'den duymuştum." -Nazım Hikmet Ran, Yeşil Elmalar, 67. § "Bir konsolos yanıma geldi." -Ruşen Eşref Ünaydın, Diyorlar Ki, 109. § "… İzmir Konsolosunun kızı…" -Ahmet Rasim, Tarih ve Muharrir, 44. § "Araya, Üsküp Türk Konsolosluğundan görevli kimseler koydum." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 95. § "… konsolosluk mensupları…" -Elif Şafak, Mahrem, 105. § "İran konsolosluğunun bahçesindeki ıslak ağaçların parlayan dallarına bakarken…" -Orhan Pamuk, Kara Kitap, 97. § "Fransız Konsolosluğu'ndaki sergisine kapanması yaklaştığı için geç geliyordu artık." "Uçuk buçuk boyalı prenses ağızlarını yapıştıracak, bıyıklı bıyıksız erkek dudakları kestiren, technicolor salon kadınları." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 366.