denetçi
is. 1. Denetlemeyle görevli kimse, murakıp, kontrolör. 2. sin. ve TV Görüntülerin, sesin, rengin kusursuz olup olmadığını, çizik vb. bulunup bulunmadığını gösterim odasında filmi izleyerek inceleyen kimse.

kontrolör
is. Denetçi.

Fakat kontrolcü, konsola oranla daha önemli bir unsur.Kaynak: kirikhan.net

Evet işte merak ile neklenen Playstation 4'ün kontrolcü prototipinden yeni bir görsel daha ortaya çıktı.Kaynak: kirikhan.net

Bu sistemler şarjlı lityum polimer piller ile çalışmaktadır, Multicopter'ler havada dengede durabilmek için bir kontrolcü ye ihtiyaç
Kaynak: Multicopter

Otomatik yapılandırma mikroişlemci lerin ya da diğer gömülü kontrolcü aygıtların düşük maliyetinde dolayı revaçtadır. Yapılandırmalar bir
Kaynak: Otomatik yapılandırma

Fransızcada fiiller genellikle bir cümlenin ana kontrolcü elemanı olsalar da, diğer bazı dillere örneğin İngilizceye oranla, Fransızcada
Kaynak: Fransızca dil bilgisi

Whittemore'in popüler ve kontrolcü kız arkadaşı Lydia Martin'i ve Haynes, Scott'ın lakros tan takım arkadaşı ve rakibi Jackson Whittemore'ı oynadı
Kaynak: Genç Kurt

Russell ayrıca Alys'in annesinide sevmiyordu ve onu kontrolcü ve zalim bulmaktaydı. Olması gereken oldu ve evliliklerinde boşluğa düştü ve
Kaynak: Bertrand Russell

Zorbalar ise, aşırı kontrolcü, korkak, nevrotik ve iktidar açlığı olan kişiler olarak tanımlanıyor. (Leymann) Mobbing uygulayan kişilerin ve
Kaynak: Mobbing

Teknik özellikler : 2 tane DE9M oyun kontrolcü portu. Atari 2600 kontrolcüleriyle uyumludur. Bu port için kullanılan diğer aygıtlar: dijital
Kaynak: Commodore 64