Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

kopukluk ne demek?

- 1 sözlük, 1 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

kopukluk, -ğu anlamı
is. 1. Kopuk olma durumu. 2. mec. Kopuğa yaraşır davranış.

"kopukluk" için örnek kullanımlar

Bu ülkede yıllarca sanatçılar ve halk arasında büyük bir kopukluk yaşandı.

In this country, there was a gap for many years among artists and the public.

Kaynak: kadinhaberleri.net

Migrende bu ağın bir yerinde yaşam boyu geçirdiğimiz hastalıklardan kalan kopukluk olur.

Over the lifetime of this network, we had a migraine disease is the remaining gap.

Kaynak: posta.com.tr

40' Fenerbahçe'de sol kanatta Hasan Ali ile Stoch arasındaki kopukluk top kayıplarına neden oluyor.

40 'Fenerbahce, the loss of the ball on the left wing causes disconnection between Hasan Ali and Stoch.

Kaynak: habermolasi.com

Legato, italyanca bir sözcüktür, "bağlı" anlamına gelir. Ardışık notaları, aralarında hiçbir kopukluk olmaksızın bağlı çalmaya denir.
Kaynak: Legato (müzik)

Kavgalar kişiler arasındaki iletişim de yaşanan kopukluk, yanlış anlama, süregelen husumet gibi çok çeşitli nedenlerden patlak veren bir
Kaynak: Kavga

Bell'e göre tekno ekonomik düzenle,kültür arasında kopukluk vardır,kültüre egemen olan eğilimler,akılcı olmayan eğilimlerdir.
Kaynak: Daniel Bell

Yalnızlık çeken insan içinde bir boşluk veya kopukluk hisleriyle doludur. Yalnızlık duygusu sıradan bir yalnız olma halinden değişiktir.
Kaynak: Yalnızlık

Taras Şevçenko ve İvan Franko 'dan etkilendiği ilk lirik çalışmalarında yalnızlık ve toplumdan kopukluk duygularını işledi; ayrıca
Kaynak: Lesya Ukraynka

Filmde ara sıra müziksel bir kopukluk olsa da,yine de müzik filme uyumluluk sağlamış durumda. Başta her dönem için farklı bir müzik
Kaynak: Saatler (film)

Ayrıntılar dört bir yana dağılsa bile bir kopukluk duygusu hissedilmez ve anlatı epik dilden ayrılmaz. Bazı yapıtları edebiyat
Kaynak: Tahir Musa Ceylan

Bu banka hükümet adına merkez bankası görevini yerine getiren ilk bankadır ve 1811-1816 yılları arasındaki kopukluk dışında 1913 yılına
Kaynak: ABD doları tarihçesi

aşırı duyarlılık, aşırı derecede konuşma, kafiyeli konuşma ve anlatma isteği, anlatımda kopukluk, gibi normalin üstünde aşırı semptomlardır.
Kaynak: Şizofreni

takımla arasında kopukluk oluşan futbolcu, Trabzonspor 'un o sezon UEFA Kupası'ndan elediği İskoç takımı Dundee United 'a transfer olmuştur.
Kaynak: Jean-Jacques Missé-Missé

Tenochtitlan'ın düşmesi ve 1522 yılında oğlu Don Martín Cortés'in doğmasından sonra La Malinche ile ilgili yazılanlarda bir kopukluk yaşanır.
Kaynak: La Malinche

sonunu çıktı karşımıza, Gazetenin günlük yayın telaşı ve benim işlerimin yoğunluğu, kısaltırken ister istemez konuşmalarda bir kopukluk yarattı.
Kaynak: Emin Karaca

Eskikızılcakese ismi ile Kızılçerkes ismi arasında aşırı bir kopukluk yok, hatta büyük bir benzerlik dahi var. Bu isim değişikliği doğru
Kaynak: Eskikızılcakese, Ünye

Kültür: Köyde birbirinden kopukluk yoktur. Hemen hemen herkes akşamları geç saatlara (yatma vaktine) kadar komşusunun evine ziyarete gider.
Kaynak: Doruklu, Silopi

yüzyıldan itibaren Güney Afrika 'ya göçmüş olan Hollanda asıllı Buğrlar (nl:Boer-Çiftçi), Felemenkçe'nin coğrafi kopukluk nedeniyle
Kaynak: Felemenkçe

Belirtilen etki alanlarının uzman tıbbi görüş ve gözetimden kopukluk içine düşülmeksizin değerlendirilmesi ile, sağlığa çok çeşitli
Kaynak: Sarımsak

Halk kitleleriyle aydınlar arasında kopukluk vardı. Büyük toprak sahiplerinin bulunmadığı Çin'de toprak ufak parçalara bölünmüştü.
Kaynak: Boxer Ayaklanması

Bu yerlerde, kentlerin oranı, sanayileşmiş ülkelerdeki oranlara eşittir, ama kentsel dünya ile kırsal dünya arasındaki kopukluk oldukça
Kaynak: Kentleşme

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)