kostüm anlamı Fr.costume
1. Ceket, pantolon ve bazen de yelekten oluşan erkek takım giysisi: § "
Erkek kostümüyle ve kesik saçlarıyla diolafva." -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar I, 55. § "
Kahverengi kostümü ütüsüz, buruşuk ve kıyafeti mühmeldi." -Peyami Safa, Sözde Kızlar, 37. § "
Selanik'te almış olduğum bir kostüm vardı." -Ziya Gökalp, Ziya Gökalp'ın Mektupları, 288. § "
Sarı kostüm ve kırmızı emprime yine yan yana idiler." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 72. § "
Kış için bir kostüm istemiştim." -Ziya Gökalp‘ın Neşredilmemiş Yedi Eseri ve Aile Mektupları, 21. § "
Koyu kahve renginde bir kostüm ile gömlek, boyun bağı, fes, potin gibi levazımı mükemmelen bilmübayaa giyindi bir efendi oldu." -Ahmet Midhat Efendi, Gönüllü, 125. § "
… kirli bir kostümle..." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 19. § "
Yalnız faziletinizden onu da umarım ki sayın babanızın size bir yeni kostümle hemşirenize bir iskarpin almayı koyu koyu düşündüğü bir günde, size getirdiğim bu serveti benim yüzüme attığınızı inkâr etmezsiniz." -
Reşat Nuri Güntekin, Balıkesir Muhasebecisi, 70. §
"Ben bir miras fırtınasında yaptırdığım 14 kat kostümü satmış, tek bir frakla kalmıştım." -Necip Fazıl Kısakürek, Hikâyelerim, 68. §
"… nefis ipekli ve yünlülerden bana şık kostümler, size tayyörler diktirmek hayalleri de kurmaktayım." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 128. 2. Çoğunlukla sokakta giyilmek için dikilmiş kadın giysisi: § "
Bak şu balo kostümüne, bak şu gül rengindeki ipekli çoraplara." -Sami Paşazade Sezai, Bütün Eserleri II, 205. § "
Üstünde, itina edildiği belli yazlık bir kostüm." -Necip Fazıl Kısakürek, Bir Adam Yaratmak, 20. § "
Sırtında kırmızı çizgili bej rengi bir kostüm." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 121. § "
Kostümünü sevmedim diye…" -Adalet Ağaoğlu, Başka Karşılaşmalar, 108. 3. Bir topluluğa özgü giyim tarzı: § "
Ertesi gün prens ona bir amazon kostümü verdi, ta ki beygirle gezerken kendisine yoldaşlık etsin." -Ruşen Eşref Ünaydın, C. 9, 91.