Güncel Türkçe Sözlük
köpürmek anlamı
(nsz) 1. Köpük yapmak, köpük oluşmak, köpük çıkararak kabarmak: "Fırat, Malatya'ya doğru bir dirsek gibi kıvrıldığı vadide artık dağlardan kopup çağıl çağıl köpürmüyor." -A. Kulin. 2. Ekşiyip köpüklenmek: Reçel köpürdü. 3. mec. Çok kızmak, birdenbire öfkelenmek, feveran etmek: "Yavaş yavaş her vakit sebepsiz bir hiddetten köpüren babamı da bir horoza benzetmeye başladım." -Ö. Seyfettin. 4. mec. Gerekli gereksiz, aralıksız ve bıktırıcı konuşup durmak.