kraliçe ne demek?
- 6 sözlük, 6 sonuç.BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü
kraliçe anlamı İng. queen Alm. Königin Fr. reine
Arı, termit ve karıncalar gibi sosyal böceklerde üreme yeteneğinde olan dişi.
Arı, termit ve karıncalar gibi sosyal böceklerde üreme yeteneğinde olan dişi.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
kraliçe anlamı
bakınız» beyarı
bakınız» beyarı
BSTS / Zooloji Terimleri Sözlüğü
kraliçe anlamı İng. queen Alm. Königin Fr. reine
Arı, termit ve karınca sosyetelerinde görülen ve üreme yeteneğinde olan dişi. Arı sosyetelerinde buna ayrıca arı beyi de denir.
Arı, termit ve karınca sosyetelerinde görülen ve üreme yeteneğinde olan dişi. Arı sosyetelerinde buna ayrıca arı beyi de denir.
Güncel Türkçe Sözlük
kraliçe anlamı
is. 1. Kral karısı veya krallığı yöneten kadın, ece: İngiltere kraliçesi. 2. mec. Kendi cinsleri arasında herhangi bir bakımdan üstünlüğü olan kadın: Güzellik kraliçesi. Dans kraliçesi. 3. argo İngiliz sterlini.
is. 1. Kral karısı veya krallığı yöneten kadın, ece: İngiltere kraliçesi. 2. mec. Kendi cinsleri arasında herhangi bir bakımdan üstünlüğü olan kadın: Güzellik kraliçesi. Dans kraliçesi. 3. argo İngiliz sterlini.
Türkçe - İngilizce
kraliçe anlamı
isim
1) queen
2) regina
isim
1) queen
2) regina
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
kraliçe anlamı Sırp. králitsa
1. Kral karısı veya krallığı yöneten kadın: § "Mollabey, içinde şahla kraliçeyi esir vermemek için saatlerce tepindiği bir uykuya kendini bırakıverir." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Mahur Beste, 64. § "Canım bir bahçıvan kızı artık İspanya kraliçesi olmaz ya!" -Ahmet Midhat Efendi, Zeyli Hasan Mellâh Yahut Sır İçinde Esrar, 43. § "Batının en ucundaki bir büyük devletin anne kraliçesi -gazeteler yazmıştı ki-onun için gözyaşı dökmüştü!.." -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar III, 23. § "Bir sergiyi açarken herhangi bir kraliçenin..." -Peyami Safa, 20. Asır Avrupa ve Biz, 113. § "Amerikan filmlerinin vahşi kraliçeleri gibi bir şey." -Nazım Hikmet Ran, Yeşil Elmalar, 138. § "Çocuğa hasır iskemle bir kraliçenin taht-ı saltanatına cülusu kadar huzur ve safa verdi." -Sami Paşazade Sezai, Bütün Eserleri I, 6. § "Tahtlı, taçlı kraliçeleri oynatıp duruyorsun ona…" -Adalet Ağaoğlu, Toplu Oyunlar-Çok Uzak Fazla Yakın, 474. § "… hisarları hakkında kraliçe (İzabella) ile anlaşma imzalayarak Macar bey ve beyzadeler hakkında da genel af ilan edilecekti." -Ahmet Rasim, Ramazan Sohbetleri, 192. § "... mağrur bir kraliçe gibi dolaşıyordu." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 2. § "Zavallı kraliçe, krala ait unsurları, çizgiler, renkler arasında yeri ne kadar da silik." -Necip Fazıl Kısakürek, İhtilal, 97. § "… mağrur bir kraliçe…" -Elif Şafak, Şehrin Aynaları, 130. § "Kraliçelerin, prenslerin mücevherleri; bir saksağan çalmış; haydi düşmüşler peşine." -Orhan Pamuk, Sessiz Ev, 26. § "…ayışığı mavisi bir çift dudak, benek benek ıslanmış bir kraliçe yüzü!"-Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 31. 2. mec. Kendi cinsleri arasında herhangi bir bakımdan üstünlüğü olan: § "Binaenaleyh yüzde doksan dokuz kraliçeliğini saklayacağına Pakize'nin inandığı bir kemer tedarik edebilmiştim." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, 54. § "Beni orman kraliçesi ilan ettiler." -Reşat Nuri Güntekin, Yaprak Dökümü, 52. § "Ah, ben Tam tersi, güzellik kraliçesi!" -Adalet Ağaoğlu, Ruh Üşümesi, 12. 3 . argo İngiliz sterlini.
1. Kral karısı veya krallığı yöneten kadın: § "Mollabey, içinde şahla kraliçeyi esir vermemek için saatlerce tepindiği bir uykuya kendini bırakıverir." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Mahur Beste, 64. § "Canım bir bahçıvan kızı artık İspanya kraliçesi olmaz ya!" -Ahmet Midhat Efendi, Zeyli Hasan Mellâh Yahut Sır İçinde Esrar, 43. § "Batının en ucundaki bir büyük devletin anne kraliçesi -gazeteler yazmıştı ki-onun için gözyaşı dökmüştü!.." -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar III, 23. § "Bir sergiyi açarken herhangi bir kraliçenin..." -Peyami Safa, 20. Asır Avrupa ve Biz, 113. § "Amerikan filmlerinin vahşi kraliçeleri gibi bir şey." -Nazım Hikmet Ran, Yeşil Elmalar, 138. § "Çocuğa hasır iskemle bir kraliçenin taht-ı saltanatına cülusu kadar huzur ve safa verdi." -Sami Paşazade Sezai, Bütün Eserleri I, 6. § "Tahtlı, taçlı kraliçeleri oynatıp duruyorsun ona…" -Adalet Ağaoğlu, Toplu Oyunlar-Çok Uzak Fazla Yakın, 474. § "… hisarları hakkında kraliçe (İzabella) ile anlaşma imzalayarak Macar bey ve beyzadeler hakkında da genel af ilan edilecekti." -Ahmet Rasim, Ramazan Sohbetleri, 192. § "... mağrur bir kraliçe gibi dolaşıyordu." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 2. § "Zavallı kraliçe, krala ait unsurları, çizgiler, renkler arasında yeri ne kadar da silik." -Necip Fazıl Kısakürek, İhtilal, 97. § "… mağrur bir kraliçe…" -Elif Şafak, Şehrin Aynaları, 130. § "Kraliçelerin, prenslerin mücevherleri; bir saksağan çalmış; haydi düşmüşler peşine." -Orhan Pamuk, Sessiz Ev, 26. § "…ayışığı mavisi bir çift dudak, benek benek ıslanmış bir kraliçe yüzü!"-Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 31. 2. mec. Kendi cinsleri arasında herhangi bir bakımdan üstünlüğü olan: § "Binaenaleyh yüzde doksan dokuz kraliçeliğini saklayacağına Pakize'nin inandığı bir kemer tedarik edebilmiştim." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, 54. § "Beni orman kraliçesi ilan ettiler." -Reşat Nuri Güntekin, Yaprak Dökümü, 52. § "Ah, ben Tam tersi, güzellik kraliçesi!" -Adalet Ağaoğlu, Ruh Üşümesi, 12. 3 . argo İngiliz sterlini.
kraliçe eş anlamlısı
ece
is. 1. Güzel kadın: "Dün Sirkeci istasyonunu görmeliydiniz, ecemiz geldi." -F. R. Atay. 2. Kraliçe.
is. 1. Güzel kadın: "Dün Sirkeci istasyonunu görmeliydiniz, ecemiz geldi." -F. R. Atay. 2. Kraliçe.
"kraliçe" için örnek kullanımlar
Sanıyor ki ülkeyi karanlıktan kurtaran kral o olacak, kraliçe de kendisi.
He thinks it will be a king who saved the country the darkness, she also himself.
Kaynak: hurriyet.com.trSinan Akçıl, son albümü 'Kraliçe'de de destek olduğu Hande Yener'e küstü.
Sinan Akcil latest album, 'Queen' Hande Yener that support the birds.
Kaynak: takvim.com.trKraliçe'ye 20 bin Euro değerinde Alfa Romeo Gıulietta model araba hediye edilecek.
Queen to 20 thousand Euros model car Alfa Romeo Giulietta will be presented.
Kaynak: sanliurfa.comOnlar da annelerinin kraliçe, kral, prensesleriydi.
They are also the queen mother, king, prensesleriydi.
Kaynak: haberler.comKraliçe arı, ana arı ya da arı beyi; genellikle bal arısı kolonilerinde görülen; yetişkin, çiftleşmiş dişi arı. kolonide tek bir kraliçe
Kaynak: Kraliçe arı
Kaynak: Kraliçe arı
21 Nisan 1926 , Londra ) — Birleşik Krallık 'ın kraliçe si, ayrıca İngiliz Milletler Topluluğu 'nin başkanı ve onu oluşturan 15 devletin
Kaynak: II. Elizabeth
Kaynak: II. Elizabeth
Musa MÖ 2 – MS 4 arasında Part kraliçesiydi.Josephus tarafından Thermusa diye adlandırılan kraliçe Roma İmparatoru Augustus 'un (MÖ 27
Kaynak: Kraliçe Musa
Kaynak: Kraliçe Musa
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
