Bu arada Antalya maçı öncesi tesislerde
kurban kesilerek dua edildi.
In the meantime, cut the victim Antalya plants were praying before the match.
Kaynak: timeturk.comBisikletle dünya turuna çıkan çift trafik kazasına
kurban gitti.
A bicycle trip around the world fell victim to the couple in a traffic accident.
Kaynak: radikal.com.trBabam evin en büyüğü; dedeme de bir
kurban lazımmış, o da babam olmuş.
My father was the eldest of the house, my grandfather had to discover a victim, and he was my father.
Kaynak: sabah.com.trGoogle Reader'ın
kurban edildiği operasyon da Larry Page'in 'bahar temizliği'.
Larry Page of Google Reader in the operation in which the victim 'spring cleaning'.
Kaynak: objektifhaber.comveya yüce kabul edilen varlıkları memnun etmek, felaketlerden korunma ve benzeri amaçlar doğrultusunda insanlar ve hayvanlar
kurban edilmiştir.
Kaynak: KurbanYahudilikte sunu ve
kurban adeti Tapınağın yıkılmasından sonra büyük ölçüde sona erdi; 2.yy'da Yahudi-Roma savaşları sırasında kısa bir
Kaynak: KorbanAdak kurbanı, Bir olayın olması için adanan ve gerçekleşince de kesilen
kurban dır. Kimsenin ibadet maksadıyla yükümlü olmadığı halde,
Kaynak: Adak kurbanıAkîka kurbanı, İslam 'a göre, yeni doğan çocuk için kesilmesi müstehab olan
kurban dır. a şükür için kesilen
kurban a akîka kurbanı denir.
Kaynak: Akîka kurbanıBayçar - Türk, Altay ve özellikle Balkar halk kültüründe
kurban . Türkçedeki "
kurban" sözcüğünün içerdiği anlamdan daha geniş kapsamlıdır
Kaynak: Bayçar