kutsal ne demek?
- 5 sözlük, 5 sonuç.
BSTS / Felsefe Terimleri Sözlüğü
kutsal anlamı İng. saint, holy Osm.kutsî, mukaddes Lat.sanctus Alm. heilig Fr. saint
1-Tanrı'ya adanmış olan. 2-Tanrısal olan, bütün var olanların, yeryüzüne ilişkin olanın üstünde yükselen, ondan bütünüyle başka olan. 3-Ahlaksal yetkinliğe ulaşan, bu yolla Tanrı'ya yakınlaşan kişilerin niteliği (azizler, evliyalar, ermişler).
BSTS / Toplumbilim Terimleri
kutsal anlamı İng. sacred Osm. mukaddes Fr. sacré
Bir toplumda ya da bir toplumsal kümede dince yüceltilen ve "dünya işleri"nden ayrı nitelikte olduğuna, ayrı bir düzen içinde yer aldığına inanılan (şeyler).
Güncel Türkçe Sözlük
kutsal anlamı
sf. 1. din b. Güçlü bir dinî saygı uyandıran veya uyandırması gereken, kutsi, mukaddes. 2. Tapınılacak veya yolunda can verilecek derecede sevilen, kutsi, mukaddes, lahut: "Aşkın kutsal tarafına inanmamı sarhoşluk belirtisi diye yorumladım." -H. E. Adıvar. 3. Bozulmaması, dokunulmaması, karşı çıkılmaması gereken, üstüne titrenilen: "Demokraside, insanın en doğal, en kutsal hakları bir pazarlık konusu olur." -N. Cumalı. 4. fel. Tanrı'ya adanmış olan, tanrısal olan.
Kişi Adları Sözlüğü
Kutsal anlamı Köken: T.
Cinsiyet: Kız
1. Güçlü bir dinsel saygı uyandıran veya uyandırması gereken kimse.2. Tapınılacak veya yolunda can verilecek derecede sevilen. 3. Uğur getirdiğine inanılan.
Türkçe - İngilizce
kutsal anlamı
sıfat
1) sacred
2) divine
3) holy
4) blessed
5) sacrosanct
6) solemn
7) sanctified
8) celestial
9) heavenly
10) sacramental
11) venerable
12) saint
13) inviolate
14) saintly
15) sainted
16) sanctus
ön ek
1) hiero-
kutsal eş anlamlısı
kutsi sf. (kutsi:) Kutsal:
"Falih Rıfkı, Türk gazeteciliğini bir vatan hizmeti telakki etmiş ve kutsi bir vazife gibi ifa ediyor." -Y. K. Beyatlı.
lahut is. (la:hu:tu, l ince okunur) esk. 1.
din b. Tanrı âlemi. 2.
sf. Kutsal:
"Dünya senin bu lahut avazeni duymadıktan sonra kimin sesini dinler, kime kulak asar?" -S. Ayverdi.
mukaddes sf. Kutsal:
"Bizim vazifemiz her şeyden mukaddestir." -Ö. Seyfettin.
"kutsal" için örnek kullanımlar
Ben, benim için
kutsal olan kadının sermayeleşmesine karşı çıktım.
I went against my holy woman sermayeleşmesine.
Kaynak: sabah.com.trMusa'nın asası burada, Peygamberimizin ayak izi burada,
kutsal emanetler burada.
Wand of Moses here, where the footprint of the Prophet, the holy relics here.
Kaynak: iha.com.trAhmet Özer, doktorluğun
kutsal bir meslek olduğunu belirtti.
Ahmet Ozer, an occupational medicine practice sacred, he said.
Kaynak: haber3.comKadınlarımız çocuklarımız bizim
kutsal varlıklarımız.
Women and children are treasures in our sanctuary.
Kaynak: skytv.com.trKutsal metin, herhangi bir din veya mezhep te
kutsal kabul edilen ve genellikle merkezî bir öneme haiz olan yazı.
Kutsal metinlerin
Kaynak: Kutsal metin Kutsal Emanetler, İslam dininde
kutsal sayılan Muhammed dostlarına ve bazı peygamberlere ait eşyalardır. Yavuz Sultan Selim 'in 1517'de
Kaynak: Kutsal Emanetler Çin'in
kutsal dağları, Çin mitolojisi ve inançlarında
kutsal kabul edilen dağlardır. Daoist gelenek ile Budist gelenekteki
kutsal dağlar
Kaynak: Çin'in kutsal dağları