liste anlamı İt..lista
Alt alta yazılmış şeylerin bütünü, dizelge: § "
Taam listesi gelinceye kadar iki arkadaş birer kadeh parlattılar." -Ahmet Midhat Efendi, Henüz 17 Yaşında, 7. § " -
Listede bulunmadı değil mi?" -Peyami Safa, Sözde Kızlar, 24. § "
Fakat listemiz maatteessüf pek zengin değil..." -
Reşat Nuri Güntekin, Sönmüş Yıldızlar, 118. § "
Demircilerin, dökümcülerin, marangozhanelerin, sanayi imalathanelerinin ve yapma, işletme kabiliyetlerinin listesini çıkarttın." -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar III, 62. § "
Önünde ..... iki yemek listesi duruyordu." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 45. § "
Vam Humbert bir, elindeki sual listesine, bir de şampanyaya baktı." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri
ayarlama Enstitüsü, 331. §
"Bunlar cevap vermek için listenin gelmesini bekliyordum; çünki beni ve Ahmed Bey'i ikinci listeye koymuşlar." -Ziya Gökalp, Ziya Gökalp'ın Mektupları, 428
. § "
Adam, gözlerini incelediği yemek listesinden kurtarıp karşısında oturana çevirdi." -Adalet Ağaoğlu, Ruh Üşümesi, 9§
"Otuz bir isim vardı listelerinde." -Elif Şafak, Şehrin Aynaları, 272. §
"Onun adı kayıplar listesindeydi ve hep orada kaldı." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 66. § "
Yakında bilmem ne intihabatı varmış, sen çarşıda yorgancılara söyle bizim listeye rey versinler, dedi." -Nazım Hikmet Ran, Kan Konuşmaz, 47. § "
Yemek listelerinden ve uçak tarifelerinden başak hiçbir şeyi okumak külfetine katlanamazmış." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 53.