Mademki başkanımız böyle bir jest yaptı, ben de bu primi sadece futbolculara değil, herkese dağıtmak istiyorum.
Since you made such a gesture president, I'd say the premium is not just players, everyone would like to distribute.
Kaynak: sporx.com Mademki bu tür gösteriler ile bir netice alınması mümkün değil ise başkanınızın yargılandığı şike davasında ne diye İstanbul Adliyesi'nin önünde aylarca yatıp, kalktı yönetici ve taraftarlarınız.
Since you can not be a result of these demonstrations, with the match-fixing case in the trial of your president what he lay for months in front of the Courthouse in Istanbul, stood administrator and advocate.
Kaynak: medyaspor.com Bağlı cümlede cümleler birbirine ama, ancak, fakat, lakin, ne var ki, ne yazık ki, yalnız, çünkü, oysa, oysaki,
mademki, ve, veya, ne ...
Kaynak: Bağlı CümleO halde şu saatte gecikmeksizin titreyen tellere vurun;
mademki kader güçlü kimseyi yere çalıyor,herkes benimle birlikte ağlasın
Kaynak: Carmina BuranaDedecim
mademki sen buralara kadar zahmet etmiş gelmişsin bende bu zahmetine karşılık senin adını kendi komuma vereceğim ve senin adın
Kaynak: Dervişali, HınısBir kere,
mademki seçme zorunluluğu var, iki taraftan birini tercih etmiş olmak insanı küçük düşûrmez. Bu apaçık ortada olan bir mesele.
Kaynak: Blaise Pascalo zamanın kaymakamına danışılmış oda tamam
mademki danışmaya geldiniz ozaman danışmayla ilgili bişey olsun demiş ve danişment ismi
Kaynak: Yenidanişment, Orhanelihazır, hele, illâ, illâ ki, kaldı ki, keşke, keza, lâkin, madem,
mademki, mamafih, meğerki, nasıl ki, nitekim, oysa ki, öyle ki, sanki,
Kaynak: Bağlaçsöylüyordu; evet birçok tanrı birey olarak kötü olabilir,
mademki tanrı ile büyük ölçüde odun ve taş gibi eşyalarla iletişime geçilebiliyor.
Kaynak: Miguel Servet45 “Kral da onlara şu yanıtı verecek: ‘Size doğrusunu söyleyeyim,
mademki bu en basit kardeşlerimden biri için bunu yapmadınız, benim
Kaynak: Armageddon