mantar anlamı Rum.manitári
1. Mantarlardan, içinde zehirlileri de bulunan, emeçleri bir gövde ve bunun üstünde bir şapka biçiminde gelişmiş, ilkel bitkilerin genel adı (Fungi): § "
İki balıkçı yerde mantarlarıyla, kararmış iplikleriyle ne olduğu bilinmeyen bir deniz hayvanı gibi yığılmış bir ağın başına çömeldiler." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 134. § "
Behey mantar kafalı..." -Peyami Safa, Sanat-Edebiyat-Tenkit, 129. § "
Kule Frenk hıyarına, büyük kubbe, ayıklanmış enginara, küçükler de iri iri mantarlara benziyor." -Ruşen Eşref Ünaydın, C. 13, 77. § "
… salataların ne olduğunu biliyor musun? Yediğim mantar türünün?" -Adalet Ağaoğlu, Dar Zamanlar-3 Hayır, 144. § "
Aman şu bodur herife bak! Sonbahar mantarına dönmüş!" -Ahmet Rasim, Muharrir Bu Ya, 353. §
"Uzakta aniden bir mantar tarlası." -Buket Uzuner, Şairler Şehri, 110. § "
Bir dilin kelimelerine, mantar gibi yerden bitmiş diye bakamayız" -Nurullah Ataç, Söyleşiler, 52. § "
…bir maya mantarı geniyle üretilen; 1975'de bir tavşan geni sentetik olarak elde ediliyor…" -Attila İlhan, Aydınlar Savaşı, 166. 2. Esnek ve sudan hafif olduğundan şişe tapası, cankurtaran simidi, cankurtaran yeleği, ayakkabı tabanı ve daha birçok şeylerin yapımında kullanılan, su geçirmesiz, meşe ağacı tabakası. 3. Bu tabakadan yapılan şişe tapası: § "
Öbür elini şişenin mantarına götürecek." -Necip Fazıl Kısakürek, Siyah Pelerinli Adam, 332. 4. Çocukların özel tabanca ile patlattıkları barutlu madde: § "
O dönemde biz nice mantar tabancası patlatarak nice savaş sahneleri canlandırdık" -Adalet Ağaoğlu, Başka Karşılaşmalar, 38. § "
Havada bir kurşun yuvarlığı ile bir mantar yuvarlığı müsavi olmayan çabukluklarla düşerler." -Ziya Gökalp‘ın Neşredilmemiş Yedi Eseri ve Aile Mektupları, 41. § "
… küçük bir mantar tabancasını grupa çevirerek..." -
Reşat Nuri Güntekin, Eski Hastalık, 7. 5. Balık ağlarını su yüzünde tutmaya veya olta sarmaya yarayan mantar parçası. 6. Hayvanların burun ucu. 7. Çoğunlukla yüzde, deri üzerinde koyu kızıl veya mor renkte oluşan bir cilt hastalığı, küflüce. 8. Uydurma söz, yalan: § "
İçerde mantar hastalığı yaygın diyorlar." -Adalet Ağaoğlu, Bir Düğün Gecesi, 264.