marangoz anlamı Rum.marangós
Ağaç işleriyle uğraşan ve ağaçtan çeşitli eşya yapan usta: § "
Bu seferde tatil aylarını duvarcı ustalarına ve marangozlara yardımla geçirmeye başladım." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Sahnenin Dışındakiler, 16. § "
Kaba marangozluk ziraatı için böyle olan şey..." -Peyami Safa, Sanat-Edebiyat-Tenkit, 125. § "
Mükemmel marangozdur, hakkâktır, nakkaştır, ressamdır." -Ahmet Midhat Efendi, Karnaval, 23. § "
Mutfak rafı, elbise dolabı gibi daha nice aranılacak şey, tahtasızlıktan, marangozsuzluktan yüzüstü kalsa da..." -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar III, 58. § "
türkiye'de yapılan ipekli ve yünlü dokumalar, halılar, kilimler, çiniler, demirci ve marangoz işleri…" -Ziya Gökalp, Türkçülüğün Esasları, 5. § "
İngiltere, Fransa ya da İsviçre'lerde okuma kapıları Siteler'deki marangoz çocuklarına hep kapalı mı kalıcak?" -Adalet Ağaoğlu, Bir Düğün Gecesi, 136. §
"Biçare, yalnız derviş değil tekkenin dülgeri, marangozu, rençperi imiş." -Ahmet Rasim, Ramazan Sohbetleri, 30. §
"İyi bir marangoz ustası olduğu için sabahleyin erkenden marangozhaneye gider." -Necip Fazıl Kısakürek, Cinnet Mustatili, 73. §
"Hatta hikâyelerimi daha rahat anlatabileyim diye marangoz gül ağacından…" -Elif Şafak, Pinhan, 139. §
"Belki de çocukluğumdan beri herkesin söylediği gibi çok yatkın olduğum marangozluk işi kurar, hatta bunu büyütürüm." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 65. § "
Polis değil, yarın bir marangoz çağıracağım, yazı masasını Tamir etsin diye…" -Nazım Hikmet Ran, Yeşil Elmalar, 34. § "
Taa Haliçin ucuna gidiyorlarmış, orada marangoz ustalarının, terzilerin, boyacıların emrine verilip el işlerinde çalıştırılıyorlarmış." -Orhan Pamuk
, Beyaz Kale, 20. § "
Şişli'de, apartman inşaatlarında çalışan, Kemaliyeli mozaikçilerin, Bayburtlu marangozların gravürlerini yaparım."- Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 259.