bedava sf. (beda:va) 1. Karşılıksız, parasız, emeksiz, caba:
"Muharebe içinde herkese bedava şeker, pirinç, bulgur dağıtmış." -Ö. Seyfettin. 2. Çok ucuz. 3.
zf. Herhangi bir bedel ödemeden:
"Bedava yaşıyoruz bedava / Hava bedava, bulut bedava / Dere tepe bedava" -O. V. Kanık.
parasız sf. 1. Parası olmayan:
"Hayatında ilk defa, parasız ve fakir oluşuna kızdı." -N. Hikmet. 2. Yoksul:
"Son gün hemen bütünüyle parasız çocuklara kalırdı bayram yeri." -A. Kutlu. 3. Para verilmeden elde edilen, bedava:
"Belediye halk için parasız plajlar açmayı düşünüyor mu?" -N. Hikmet. 4.
zf. Para verilmeksizin, bedavadan, bedava.