alışkanlık is. 1. Bir şeye alışmış olma durumu, alışkınlık, alışmışlık, itiyat, huy, ünsiyet:
"Yılların verdiği alışkanlıkla, kendimden emin konuşuyorum." -A. Ümit. 2. Yakınlık, arkadaşlık, ünsiyet. 3.
fel. ve
ruh b. İç ve dış etkilerle davranışların tekrarlanması, hep aynı biçimde gerçekleşmesi sonucu beliren şartlanmış davranış.
yeti is. fel. 1. İnsanda bulunan, bir şey yapabilme yeteneği, meleke:
"Aklımız fikrimiz hep insanda, yetilerimizi var gücümüzle çoğaltıp onun rahatlığına çalışıyoruz." -A. Erhat. 2.
ruh b. Bellek, usa vurma, algılama veya imgeleme gibi insanın doğuştan gelen zihin güçlerinden herhangi biri, meleke.