Daha 
motive ve kendimizden emin bir şekilde sahaya çıkacağız.
It is a sure way to motivate ourselves and get out the field.
Kaynak: ntvspor.netBu tip maçlarda hiç kimsenin sizi 
motive etmesine gerek yoktur.
This type of games you do not need anyone to motivate you.
Kaynak: haber3.comRakibimiz erken gol bulmak isteyecektir ama son derece 
motive olmuş durumdayız.
Competitors will want to find an early goal, but we're extremely motivated.
Kaynak: goal.comBöyle maçlarda oyuncuları ekstradan 
motive etmenize gerek yok.
Such games do not need to motivate players extra.
Kaynak: spor.gazetevatan.comBeyin fırtınası veya fikir fırtınası, yaratıcı düşünceyi destekleyen, takım çalışanlarını 
motive ederek kısa sürede çok fazla fikrin
Kaynak: Beyin fırtınasıJeofiziğin  tarihsel gelişimini iki ana 
motive edici güc yönlendirmektedir.  Bunlardan birincisi, insanlığın bilimsel anlamda Yeryuvarı'nı
Kaynak: Jeofizik tarihiHalihazırda GIF  gibi kabul edilebilir başarımda ve yaygın bir kayıpsız sıkıştırma algoritması varken PNG'nin geliştirilmesini 
motive eden
Kaynak: Portable Network GraphicsÖrneğin Manowar'ın şarkıları aşırı 
motive edici olduğundan Amerikalı askerlere dinletilmektedir.  Bunun üzerine Manowar hakkında faşist
Kaynak: ManowarDavis,küçük yaşta iken büyükannesi onu basketbola yönlendirmiş ve onu 
motive etmiştir. Daha sonra Santa Monica'da prestijli bir özel okul
Kaynak: Baron Davisiken; Kuleli Askeri Lisesi'nde, arkadaşı Mehmet Ali Laga 'nın tutku derecesinde resimler yapması üzerine o da resim yapma yönünde 
motive oldu.
Kaynak: Sami YetikKasım 1943'de von dem Bussche bizzat Claus von Stauffenberg tarafından 
motive edilerek Hitler'i öldürmek için bir intihar saldırısı
Kaynak: Axel von dem BusscheUkrayna'da başarı çatışmalardan sonra 
motive olarak Fransa ve Arnhem 'e müttefiklere karşı savaşmak için batıya gönderildiler.
Kaynak: 10. Panzer Tümeni "Frundsberg"Bu madalya onu 
motive etti ve resme dört elle sarıldı.  Resim yapmadığı zamanlarında ise müzkle değerlendirdiği serbest zamanlarında beste
Kaynak: Müfide KadriSatış artışına katkıda bulunan Boy Scouts of America  (BSA) ve Girl Scouts of the United States of America  (GSUSA) üyelerini 
motive etmek
Kaynak: Savaş yardım pulucommitted against individuals or groups of individuals with a criminal 
motive to intentionally harm the reputation of the victim or cause
Kaynak: Bilişim suçlarıYapımın öğeleri ve tekniği ile ilgili bilgi sahibi olmalıdır. TV  programcılığı bir ekip çalışması olduğundan ekibi iyi idare ve 
motiveKaynak: Program yönetmeniorganize edilmesi gerekir (Örneğin üst yönetim, orta yönetimi hem öğretmeli hem de 
motive etmeli, orta yönetim de aynı şeyi ustabaşılara yapmalı).
Kaynak: Sıfır hata