müdâfaa ne demek?
- 3 sözlük, 3 sonuç.BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü
müdâfaa anlamı
savunma.
savunma.
Güncel Türkçe Sözlük
müdafaa anlamı
is. (müda:faa) Savunma, koruma: "Bu kuyruk acısıyla kendilerini müdafaaya kalkıştılar." -A. H. Çelebi.
is. (müda:faa) Savunma, koruma: "Bu kuyruk acısıyla kendilerini müdafaaya kalkıştılar." -A. H. Çelebi.
Türkçe - İngilizce
müdafaa anlamı
isim
1) advocacy
2) apologia
isim
1) advocacy
2) apologia
müdâfaa eş anlamlısı
koruma
is. 1. Korumak işi. 2. Can güvenliğinin tehlikede olduğu düşünülen bir kimseyi saldırılardan korumak üzere görevlendirilmiş kişi, koruma görevlisi. 3. ekon. Bankacılık alanında, bir malda veya bir menkulde gelecekte ortaya çıkacak fiyat değişikliklerine karşı korunmak amacıyla vadeli bir sözleşme yapılması.
is. 1. Korumak işi. 2. Can güvenliğinin tehlikede olduğu düşünülen bir kimseyi saldırılardan korumak üzere görevlendirilmiş kişi, koruma görevlisi. 3. ekon. Bankacılık alanında, bir malda veya bir menkulde gelecekte ortaya çıkacak fiyat değişikliklerine karşı korunmak amacıyla vadeli bir sözleşme yapılması.
savunma
is. 1. Saldırıya karşı koyma, müdafaa: "Mustafa Kemal'in orada seçtiği savunma hattı, Millî Misak'taki Türkiye sınırı idi." -F. R. Atay. 2. Bir kişiyi, bir düşünceyi doğru, haklı göstermeyi amaçlayan yazı veya konuşma, savunu, müdafaaname. 3. sp. Bir takımın, kalesini korumak için gösterdiği çaba, defans.
is. 1. Saldırıya karşı koyma, müdafaa: "Mustafa Kemal'in orada seçtiği savunma hattı, Millî Misak'taki Türkiye sınırı idi." -F. R. Atay. 2. Bir kişiyi, bir düşünceyi doğru, haklı göstermeyi amaçlayan yazı veya konuşma, savunu, müdafaaname. 3. sp. Bir takımın, kalesini korumak için gösterdiği çaba, defans.
"müdâfaa" için örnek kullanımlar
Biz onların zayıf yanlarını iyi değerlendirdik, onlara özellikle çok iyi müdafaa yaptık.
We evaluated their weaknesses well, they defend very well done, especially.
Kaynak: spor.haber3.comAma iyi müdafaa ile bunu kapattık.
But I closed it with a good defense.
Kaynak: spor.haber3.comGökhan Süzen ile Emre'nin yer değişikliği müdafaa tadilatı açısından işe yararken ikinci golün de başlangıcı oldu.
Work in terms of change in the modification of self-defense with Jennifer Suzette yararken Emre was the beginning of the second goal.
Kaynak: fanatik.com.trBediüzzaman, İstanbul'a ilk defa geldiği 1907'lerden beri, şarkta bir darülfünun açılmasını müdafaa ettiği zaten bilinmektedir.
Bediuzzaman came to Istanbul for the first time since 1907, is already known to the East in defense of the opening of the House of Sciences.
Kaynak: risaleajans.comMeşru müdafaa veya haklı savunma; uğranılan bir saldırı karşısında kişinin kendisini veya bir başkasını koruması Saldırıyı durdurmak veya
Kaynak: Meşru müdafaa
Kaynak: Meşru müdafaa
Jeet Kune Do (JKD) (Türkçe durduran yumruğun yolu) Bedeni daha ziyade saldırarak müdafaa etme felsefesidir. 1967 yılında ilk Bruce Lee
Kaynak: Jeet Kune Do
Kaynak: Jeet Kune Do
Mustafa Kemal Paşa, "Hatt-ı müdafaa yoktur; sath-ı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla
Kaynak: Sakarya Meydan Muharebesi
Kaynak: Sakarya Meydan Muharebesi
Filmde, başrol oyuncuları Sean Patrick Flanery ve Norman Reedus , bir bar kavgasında Rus mafyasından iki üyeyi öldürüp, nefsi müdafaa
Kaynak: Şehrin Azizleri (film)
Kaynak: Şehrin Azizleri (film)
Türkçe de şehit kavramı zamanla dinî anlamından sıyrılıp vatanını veya milletini müdafaa yolunda ölen herkes için kullanılır hale gelmiştir.
Kaynak: Şehit
Kaynak: Şehit
Balkan Savaşları sırasında Yanya'da gösterdiği müdafaa ve direnişi ile tanınan Esat Paşa, Çanakkale Savaşı 'nda büyük kahramanlık
Kaynak: Mehmet Esat Bülkat
Kaynak: Mehmet Esat Bülkat
William, henüz 22 yaşında Hollanda cumhur-reisi görevindeyken, kendisine Fransa istilasına karşı Hollanda topraklarını müdafaa görevi
Kaynak: III. William
Kaynak: III. William
Hocası Jack Reynolds 'tan öğrendiği toplu hücum, toplu müdafaa kavramının sahaya yansıtılması olarak bilinen total futbol un gelişmesinde
Kaynak: Rinus Michels
Kaynak: Rinus Michels
imparatorlarının tabiyetinde ve onların sınırlarını İran lılara ve bunların tabiyetinde bulunan Hira Lahmilerine karşı müdafaa etmekle mükellef idiler.
Kaynak: Gassaniler
Kaynak: Gassaniler
Emin tavırları ve yardımseverliliği ile epeyce saygı duyulan Hamon çekinmeden dindaşlarını müdafaa etti. 1545'de Amasia'da Hristiyan bir
Kaynak: Moses Hamon
Kaynak: Moses Hamon
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
