Ülkeyi ilerletme,
müreffeh kılma adına afet riskli alanları dönüşümüdür.
To boost the country prosperous in the name of making the transformation of disaster-risk areas.
Kaynak: sabah.com.trVatandaşlarımız daha
müreffeh yaşayacaklar.
Our citizens will live in a more prosperous.
Kaynak: haberler.comBu da gelişmişliği ve refahı beraberinde getirerek yarınlarımız daha
müreffeh bir yapıya kavuşacaktır.
This is our future by bringing together the sophistication of a more prosperous and well-being will attain a structure.
Kaynak: gebzegazetesi.comDaha
müreffeh bir ülke veya en azından devletin getireceği hizmetlerde daha fazla kalite istiyorsak, harcamalarımızın belgesini almak zorundayız.
State a more prosperous country, or at least if we want to bring more quality services, expenditures to have to get a receipt.
Kaynak: timeturk.comBu projeler sayesinde güçlü,
müreffeh ve eşitlikçi bir Çin yaratmayı hedefledi. Günümüzde Çin'de hala resmen saygı görmekle birlikte, Çin
Kaynak: Mao ZedongZengin çarşısı ve bereketli topraklara erişim sayesinde, şehrin komşu Nesa göre çok daha
müreffeh ve çok büyük Horasan alan en büyük ve
Kaynak: DergezSalé kolonisi (veya Chellah) Fenikelilerin ardından Kartaca egemenliğine girmiş, ancak en
müreffeh dönemini Roma İmparatorluğu altında
Kaynak: SaléHükümdarlığı döneminde Bulgaristan en
müreffeh dönemini yaşadı. Yerine ikinci oğlu I. Petır (hükümdarlığı 927-969) geçti. Petır'ın
Kaynak: I. SimeonAyrıca eğer Amerikalılar çekip gitse bile, arkalarında kuvvetli,
müreffeh, kültürlü, bütün etnik unsurları müşterek değerlere sahip bir
Kaynak: Wilson Prensipleri CemiyetiSuskun Azınlık ↔ Sessiz Çoğunluk' denilen iyi eğitimli ya da daha
müreffeh bir hayata sahip (‘
müreffeh & refah' kelimeleri hem maddi
Kaynak: Suskunluk SarmalıOsmanlı Devleti'nin özellikle İstanbul'un Fethin'den sonra, tüm Anadolu ve Balkanlarda istikrarı sağlaması ve
müreffeh bir toplum
Kaynak: Budaklar, Adapazarıyüzyıllarda gelişmiş, bölgede
müreffeh ve huzurlu bir dönem yaşanmıştır. Bu dönemlerde Vác, Macaristan' da önemli kraliyet şehirlerinden
Kaynak: VácGünümüzde Hamedan: Hamadan genellikle
müreffeh bir kenttir. Kuzey bölgelerinde alt ve orta sınıf ya da işçi sınıfı, güney bölgelerinde ise
Kaynak: Hamedan (şehir)Kayran mevkiinde BONCUKTAŞ adıyla kurulmuştur. Evliya Çelebi "Seyahatname"sinde bu köyün şap sayesinde
müreffeh bir hayat sürdüğü yazılıdır.
Kaynak: Şaphane, Kütahyabağlılığı gösterilebilir. Bosna Eyaleti -Vilayeti, Osmanlı idarî sisteminde isyanların yaşanmadığı
müreffeh bir vilayet özelliğinde olmuştur.“
Kaynak: BoşnaklarKeşke tarım ve hayvancılık öldürülmese de,köyler onlara dayalı, ancak daha
müreffeh ve mutlu olarak yaşayabilseydi. Şu anda yaşayanların
Kaynak: Büyükçit, TorulBu tarihten sonra yerli aristokrasi gelişti ve Ada, Ege adaları içinde en
müreffeh ve güçlü adalardan biri haline geldi Aristokratların bu
Kaynak: Nakşa Kuşatması (MÖ 499)bölümünü kontrolleri altında tutmuşlar, zimmi olarak karşı karşıya kaldıkları belirli kısıtlamalara rağmen
müreffeh bir yaşam sürmüşlerdir.
Kaynak: Yahudi tarihisahip olan İsviçre'nin istikrarlı ve
müreffeh bir ülke olması, bu ülkenin bir konsensus ya da ahenk devleti olarak tanımlanmasına yol açmıştır.
Kaynak: İsviçre