Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

odaklanmak ne demek?

- 1 sözlük, 1 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

odaklanmak anlamı
(-e) 1. Odaklama işine konu olmak. 2. mec. Belli bir noktada, yerde veya olguda toplanmak, odaklaşmak: Bütün sporseverler olimpiyat oyunlarına odaklandı.

odaklanmak eş anlamlısı

odaklaşmak
(-e) 1. Bir ışık demeti veya elektron akışı bir noktada toplanmak. 2. mec. Odaklanmak. 3. mec. Odak durumuna gelmek.

"odaklanmak" için örnek kullanımlar

Aksi halde diziye odaklanmak isteyen izleyici açısından zor bir durum ortaya çıkıyor.

Otherwise, the array in terms of the audience who want to focus on the difficult situation arises.

Kaynak: blog.milliyet.com.tr

Ondan sonra lige de odaklanmak durumundalar.

After that, the focus durumundalar league.

Kaynak: haber27.com

Önümüzdeki maça odaklanmak en doğrusu.

It is best to focus on the next game.

Kaynak: sporx.com

Sizin yapacağınız, sonuca odaklanmak.

You make, focus on results.

Kaynak: haberler.com

Teknik olarak lensler, bir pozlamada ışığa duyarlı yüzeye (sensör ) yansıyan veya yayılan ışığa odaklanmak için kullanılırlar.
Kaynak: Fotoğrafçılık

Zenginleşmiş endüstri leşmiş ülkelere ihracat a odaklanmak. Zenginleşmiş endüstrileşmiş ülkelerle ticaret dengesi. Onyıllarca iki haneli
Kaynak: Asya Kaplanları

yarışında kırılmıştır Seebohm bu finalde 50 m'nin olimpik bir dal olmadığı ve 100m sırtüstü yarı finallerine odaklanmak istediği için katılmadı.
Kaynak: Emily Seebohm

Albümden kısa bir süre sonra, Jonathan Fuller ve Keeley Davis grubu Engine Down 'a odaklanmak için bıraktılar. Ayrılan Keeley Davis'in
Kaynak: Denali (müzik grubu)

Tess Gerritsen yazmaya odaklanmak için dahiliye uzmanı olarak sürdürdüğü başarılı hekimlik kariyerini bıraktı. New York Times'ın en çok
Kaynak: Tess Gerritsen

postalar, tebrik müşteriler ve zamanlama randevuları, telefonlara cevap mesajları alarak, yazma gibi idari görevleri odaklanmak işlemleri yürütme .
Kaynak: Operasyon görevlisi (meslekler)

yeteneğe (competence) sahip olacaktır diyerek firmaların kendi öz ya da temel yeteneklerine odaklanmak zorunda kalacaklarına vurgu yapmışlardır.
Kaynak: Dış kaynak kullanımı

piyasası ve toplum ihtiyaçlarını en çok ihtiyaç duyulan akademik programlar ile karşılamanın yanında, öğrenmenin pratik uygulamasına odaklanmak
Kaynak: El-Kudüs Açık Üniversitesi

Acıya gömülerek yaşamanın hiçbir şeyi çözmeyeceğini, dünyayı iyileştirmenin yolunun iyiliğe odaklanmak olduğunu söyle ve sorar: "Yoksa iki
Kaynak: Kapıların Dışında

Teona Dolnikova 2004'de grupla arasındaki fikir farklılıkları sebebiyle ve kendi solo kariyerine daha fazla odaklanmak için gruptan ayrıldı.
Kaynak: Slot

Mezuniyetten sonra girdiği University of California, Berkeley 'de bir sene okuduktan sonra müzik kariyerine tam olarak odaklanmak için
Kaynak: Marié Digby

Beye, 2008 yılında Senegal için kötü geçen Afrika Uluslar Kupası 'ndan sonra kulüp kariyerine odaklanmak istediği gerekçesiyle, milli
Kaynak: Habib Beye

Bundan dolayı, kalite kavramı sınırlarının dışına çıkarak, farklı iş ve aktivite kollarında mükemmelliğe odaklanmak suretiyle; liderlik,
Kaynak: Amerikan kalite topluluğu

Daha sonra, müzik kariyerine odaklanmak için üniversiteden ayrılmadan önce, üç dönem Kolombiya Üniversitesi 'nde okudu. Ebeveynleri onu bir
Kaynak: Sean Lennon

tuttuğu dünyanın yaratılmasını ve gerçekçi bir şekilde temsil edilmesine daha fazla odaklanmak için taslaklar çizer ve fotoğraflar çekerlerdi.
Kaynak: Tenten albümünün yapım aşamaları

1964'te Hollywood'un ünlü kuaförlerinden Jay Sebring ile çıkmaya başladı ancak onun evlilik teklifini sinemaya odaklanmak için reddetti.
Kaynak: Sharon Tate

Bu son derecede değişken mikrosatelit lerin sadece birkaçına odaklanmak yoluyla DNA profilleme yöntemi, bu sistemi daha duyarlı , daha
Kaynak: Alec Jeffreys

Sadece tanıya odaklanmak yerine, kişinin yaşamının tüm yanları (gelişim, katılım ve çevre) ICF'de bir araya getiriliyor. Tanılar işlevsel
Kaynak: İşlevsellik, Yetiyitimi ve Sağlığın Uluslararası Sınıflandırması

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)