Rus devleti, yıkımı
onarmak için kriz merkezleri açtı.
Russian state crisis centers opened to repair the destruction.
Kaynak: aksiyon.com.trQiu Ju'nun Öyküsü .Eşi ile köyün reisi arasında geçimsizlik nedeniyle doğan kavga sonrasında, kırılan gururunu
onarmak için mahkemeye
Kaynak: Qiu Ju'nun Öyküsü (film)anira | anira | Susa Çivi yazıtları, Iran (A.D. Mordtmann, 1870, 50) | tamir/onarım/
onarmak | Türkçe tamir/
onarmak | A. Chay 2002, 155 |
Kaynak: İskit dilleriAstronotlar ayrıca Skylab ABD'nin ilk uzay istasyonunundaki hasarı
onarmak için 1973 yılında EVA kullanmıştır. Astronot ayakta posizyonunda
Kaynak: Extra-vehicular activityParaları bir kumarhanede harcamaya başlar ve Homer tarafından durdurulur ve parayı harcamak yerine huzurevini yeniden
onarmak için
Kaynak: Old Money (Simpsonlar)Eskiden anahtarı kaybolmuş ve kilitli kalmış kapıları maymuncuk la açmak, bozuk kilitleri
onarmak ya da yeni anahtar ve kilit üretmek, bazı
Kaynak: ÇilingirDam, balıkçıların ağlarını asmak ve
onarmak, diğer av malzemelerini muhafaza etmek ve dinlenmek amacıyla deniz kenarına, kimi zaman da
Kaynak: Dam23 Kasım 1542'de küçük filosunu
onarmak ve kışı atlatmak amacıyla gidilen San Salvador Adası 'nda botundan dışarı çıkarken çıkıntılı bir
Kaynak: Juan Rodríguez CabrilloBu, ya etkilenen yol için arızayı
onarmak için beklemeyi ya da bu yolculuğu yeniden başlatmadan önce sistem yöneticisi tarafından statik
Kaynak: Statik yönlendirmegökbilimci ve gezgin. Orta Afrika 'daki ticaret yollarını
onarmak için göreve gittiğinde Çad Gölü 'nün etrafını dolaşan ilk Avrupalı oldu.
Kaynak: Adolf OverwegBeyin-bilgisayar arayüzü araştırmaları daha çok duyma, görme ve hareket gibi duyuları
onarmak üzere nöroprotez uygulamalarına odaklandı.
Kaynak: Beyin-bilgisayar arayüzüBolluk, bereket,
onarmak, iyileşmek anlamlarını içerir. Ongun sözcüğü Türk, Altay ve Moğol mitolojisinde totem anlamına gelir.
Kaynak: Ongun Hananira | anira | Susa Çivi yazıtları, Iran (A.D. Mordtmann, 1870, 50) | onarım/
onarmak | Türkçe
onarmak | A. Chay 2002, 155 |
Kaynak: Sakalarköprüleri, kara ve su yollarını korumak ve
onarmak, maden ocaklarında, tersanelerde çalışmak, gemilere gereç ve kereste taşımak, köprü, su
Kaynak: Osmanlı, Tekirdağanira | anira | Susa Çivi yazıtları, Iran (A.D. Mordtmann, 1870, 50) | tamir/onarım/
onarmak | Türkçe tamir/
onarmak | A. Chay 2002, 155 |
Kaynak: İskitlerKarısı Rosalia'nın çocukluk aşkı ressam Carmelo (Leopoldo Trieste) kiliselerin fresklerini
onarmak üzere kasabaya gelmiştir.
Kaynak: İtalyan Usulü BoşanmaEdo'nun ticaret merkezini
onarmak için özel araçlar getirildi. Yerel halk ve samurai yardımcıları devletten onarım harcamaları için kaynak
Kaynak: Büyük Meireki YangınıRestoran sözcüğü ise Türkçeye Fransızca dan geçmiş bir sözcük (Fransızca : Restaurant) olup; "yenilemek", "
onarmak" anlamlarına gelen
Kaynak: LokantaScott'un ilk görevi Destiny nin CO 2 temizleyicilerini
onarmak için kireç bulmak olur ve tozlardan oluşan garip bir bulut onu takip eder.
Kaynak: Matthew Scott