Lui koltuğu koyacaklar rakip 18'inin içine, beyefendi orada
oturacak.
18 of Lui into the opponent will put the seat, the gentleman sit there.
Kaynak: sabah.com.trDiğer taraftan Android ise %48,8 ile pazarda liderlik koltuğuna
oturacak.
On the other hand Android leadership position in the market with 48.8% of the seats.
Kaynak: donanimhaber.comBanvit, Beşiktaş karşısında galip gelirse ligde zirveye
oturacak.
Banvit against Besiktas if the winner will be on top in the league.
Kaynak: evrensel.netÇünkü kafe ve kahvelere baktığımızda
oturacak yer bulamıyoruz.
When we look at cafes and coffee houses, because we can not find a seat.
Kaynak: haberciniz.bizOnun rakiplerinden çok daha kısa ve daha genişti, ve onun, üç
oturacak yerin iki sırası vardı, onun bütün yarışmacılarının, önde iki
Kaynak: Fiat MultiplaGaller'e ait topluluk hükümetinin ülke ve
oturacak yerinde en popüler ziyaretçi varış yeri oynar (Onun çeşitli ofislerinin, Galler boyunca
Kaynak: CardiffCoupe 2 veya 4 oturma yeri olan , 2 kapılı , 2 veya 4 yan penceresi olan kapalı binek taşıtı İki kişilik olup bir arka
oturacak yeri olanlar
Kaynak: Coupeİlk zamanlarında
oturacak yeri fazla yoktu ve uzun yıllar boyunca yenilenmesine gerek görülmedi. 1960`larda stadın büyütülmesiyle kapasite
Kaynak: Stade de GerlandÖğrencilerinden biri daha sonra koltuğuna
oturacak olan Ernest Rutherford 'du. 1890 'da Cambridge'de fizik alanında regius profesörü olan
Kaynak: J. J. ThomsonKoltuk, iskemle ve taburelerin
oturacak yerlerini hasır örgüden yapmak 17. yüzyıl da başlamış, temiz ve zarif görünüşü dolayısıyla gitgide
Kaynak: HasırBöylece model büyüyerek verinin kompleksliğine
oturacak bir hal alır. Parametrik olmayan yöntemler ölçümlerin gerçek değerleri yerine yarı
Kaynak: Parametrik istatistikönlemek için, bu çubukların topuk taraflarına açılan delikten geçirilen ve maunalar üzerine
oturacak uzunlukta olan demir veya ağaç siğillerdir.
Kaynak: Kaşkaval (denizcilik)özellikle üretilmiş, daha sonra, kenarları elde zimparalanarak boşluksuz yanyana
oturacak şekle sokulmuş çini plakalar kullanılmıştır (zillij).
Kaynak: Mozaikyapılan çeşitli eşyalar arasında asalar, atalarının heykelleri, insan biçimli oymalı
oturacak yerler, çeşitli figürler ve masklar sayılablir.
Kaynak: Balubalar"Shani Nushi", 5000
oturacak yerin bir kapasitesine sahip olan şehrin spor salonudur, olurken Dakovicanın şehir stadyum unun, 6000'in bir
Kaynak: DakovicaKöyde seneler önce kuruağıl taşı tarafından gelerek köyün içinden geçen suyun çevresi yemyeşil ve gölgesinde
oturacak ağaçları olan ve
Kaynak: Kuruağıl, KırşehirAma karaktere tam
oturacak isimler yaratmak gerçekten onun için baş ağrısı olmuştur. Paolini yaşadığı Paradise Valley, Montana 'dan da ilham
Kaynak: Eragon (kitap)Tarihte Ravensburg'tan ilk defa 1088'de bahsedilmiştir. 11. yüzyıl da daha sonra Bavyera tahtına
oturacak olan Schwaben'daki Frank soylu
Kaynak: RavensburgYa da adi süratli denilen yürüyüş biçimi için binici, eyere hiç kalkmadan
oturacak ve baldırları ile atı sıkıştıracaktır. Dörtnal, atın
Kaynak: BinicilikÜç atla çekilen bu otobüslerin 22 kişilik
oturacak yerleri vardı. Ancak at pislikleriyle şehri kirleten atlı otobüsler tramvayların ve
Kaynak: OtobüsTürbeye bakmak için ailesiyle birlikte burada
oturacak olan bir türbedar ve yeni kurulan vakfı denetlemek için, o civarda bulunan ileri
Kaynak: Sultan I. Murat Türbesikeşke her şey bununla bitse bitmemiş esas olay yeni başlamış ağa çadırında ağa postuna kim
oturacak herkes bunun hesabıyla meşgulmüş.
Kaynak: Kütüklü, AğaçörenOnlarda,biz bu kayalara kerte kerte
oturacak yer buluruz,ev yaparız derler. ondan sonra köyün adı Kertmen olarak kalır. Kültür
Kaynak: Kertmen, Kahramanmaraş