Ben ne dediğim bilmiyor durumlardayım, çünkü
oynatmak üzereyim.
Durumlardayım I do not know what I said, because I'm about to play.
Kaynak: blog.milliyet.com.trKocaman, Ziegler'i
oynatmak isterse yabancılardan birini kulübeye çekecek.
Huge, Ziegler wants to play one of the strangers will shed.
Kaynak: fotomac.com.trGolcü bir futbolcuyu kanatta
oynatmak, onun kariyeriyle oynamaktır!
Scorers wing to play a footballer, his career playing!
Kaynak: fotomac.com.trBenim
oynatmak istediğim oyun için biraz zamana ihtiyacımız var.
I need some time for the game I want to play.
Kaynak: fanatik.com.trRealPlayer, Real Networks 'ün ortam biçimi olan RealMedia dosyalarını
oynatmak için yarattığı ortam yürütücü programıdır. Birçok özelliğe
Kaynak: RealPlayerCamcorder (okunuşu: kemkordır), hem (video ) film çekmek hem de
oynatmak için kullanılabilen, video (film) kamera sı. İngilizce Cam era ve
Kaynak: CamcorderLevye; bir şeyi yerinden
oynatmak, gevşetmek, kurtarmak gibi amaçlarla kullanılan; metalden yapılmış basit kaldıraç Yaygın olarak araba
Kaynak: LevyeAmerikan futbolunun ilk doğuşu, bir ilkokul öğretmeninin ilkokul çocuklarına ragbi
oynatmak istemesiyle başlar. Kuralları ragbiye göre
Kaynak: Amerikan futboluYönetmen, 30 binden fazla kişinin öldüğü 1990 İran depremi nden sonra, bir önceki filmi Arkadaşımın Evi Nerede 'de
oynatmak üzere oyuncu
Kaynak: Ve Yaşam Sürüyor (film)Dizinin yaratıcısı Matt Groening , Jackson'ın hayranı olduğu sebebiyle onu
oynatmak istediğini söyledi. Jackson, hikâye için fikir
Kaynak: Stark Raving DadXpressMusic ürün topluluğunun bir üyesidir, yapı olarak müzik ve çokluortam dosyalarını
oynatmak üzere tasarlanmıştır. Dokunmatik
Kaynak: Nokia 5800 XpressMusicAsıl olarak video dosyalarını
oynatmak, resim gösterimi gibi işlevlere sahip bir medya merkezi işlevi görmektedir. Usb bellek veya Cd
Kaynak: GeeXboXefendi'ye, edeb ve terbiye dairesinde hikâye söylemek, meddahlık etmek ve hayal
oynatmak için müsaade edildiğini bildirir işbu vesika kılındı"...
Kaynak: Mehmet Muhittin SevilenURL toplam bütün URL de olabilir(tüm medya akışlarını
oynatmak için) veya tek bir medya akışı için gerekli URL de(sadece tek bir akışı
Kaynak: Real Time Streaming Protocol"Zıvanadan çıkmak": Çok sinirlenmek, öfkelenmek, delirmek, aklını
oynatmak, çılgın gibi davranmak, denetlenemez duruma gelmek anlamında
Kaynak: ZıvanaFredrikstad ve Sarpsborg ilk bölgesel kümeyi kurmak için çalışmalara başladı ve bu iki kulüp futbol oynamak ve
oynatmak isteyenlere esin
Kaynak: Fredrikstad FKBiri karpuzcunun, diğeri berberin yanında çırak olarak çalışan iki çocuğun köylerinde film
oynatmak için verdiği mücadeleyi anlatan film,
Kaynak: Karpuz Kabuğundan Gemiler YapmakDönemin teknik direktörü Leandro Remondini yöneticilerin isteğine karşın kalede Varol'u
oynatmak istedi Varol, dönemin yıldızları Alfredo
Kaynak: Varol ÜrkmezWilliam Friedkin, onu 1971 tarihli The French Connection adlı filmde kötü adam olarak
oynatmak istemiş ancak bu İspanyol oyuncunun adını
Kaynak: Francisco RabalGımşıtmak : Hafifçe hareket ettirmek,yerinden
oynatmak. Gidik : Keçi yavrusu. Goya : Güya. Göğ : Sebze ve meyvelerin henüz olgunlaşmamış,yeşil
Kaynak: Günbahçe, Divriği