panik, -ği anlamı
is. Ani dehşet duygusu, büyük korku, ürkü: "Elbette öyle ama sen böyle panik hâlinde kapı kapı dolaşırsan, teşkilatta muhalefet var sanıp gerçekten de bir temizliğe başlayabilirler." -A. Ümit.

panik anlamı
isim
1) panic
2) sTampede
3) tailspin
sıfat
1) panicky
2) alarmed
3) panic-stricken
4) panic-struck

panik anlamı Fr.panique
Ani dehşet duygusu, büyük korku, ürkü:§ "Gizli panikçilerin ruhlarımıza salmaya çalıştıkları harp yılgınlığına kendimizi kaptırmayalım." -Peyami Safa, 20. Asır Avrupa ve Biz, 171. § "İnsanların kafasında ve kalbinde tutuşturduğu panik..." -Adalet Ağaoğlu, Geçerken, 146. § "Mahallede sessiz bir panik, bir göç akını başlamıştı." -Reşat Nuri Güntekin, Eski Hastalık, 27. § "Fakat doktor Hikmet'in içini birden bire öyle bir panik sarmıştı ki, bu üç gün ona uzun bir zaman gibi geldi." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 69. § "Bütün ruh müeyyidelerini bangır bangır iflasa sürüklendiği manevi panik devrinde tutup; böyle bir devirde her ölçüyü müdafaa ve muhafazaya memur…" -Necip Fazıl Kısakürek, O ve Ben, 113. § "Kadın panik içinde yanıtı Mehmet'in kulağına fısıldadı." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 21. § "Yine çarşıda paniği andırır bir günün akşamı eve geldiği vakit, yemekten sonra anası sordu ustaya." -Nazım Hikmet Ran, Kan Konuşmaz, 124. § "Hiç olmazsa yenilginin bir bozguna, kan kusturucu bir paniğe dönmesi yok." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 293.

panik anlamı
Küçük köpek, fino köpeği.

Karaözü *Gemerek -Sivas

panik anlamı
1. bakınız» pani-2. 2. Domuz yavrusu.