Hamit ve Eboue ile o kanatı
paramparça etti sarı kırmızılılar.
Hamid and yellow kırmızılılar Eboue and he shattered wing.
Kaynak: aksam.com.trHalk, cam olan herşeyin
paramparça olması karşısında şaşkın.
The public face of the glass to shatter everything that is confused.
Kaynak: haber7.comÇarpmanın etkisiyle kadın yere düşerken cam
paramparça oluyor.
While women's place is falling apart due to the impact of glass.
Kaynak: haber.mynet.comTerör onları da vurmakta ve birçok aile
paramparça olmaktadır.
Terror strike them, and many families are torn apart.
Kaynak: habercity.netOyuncu,zombi istilasının yarattığı
paramparça olmuş mahallesini yeniden inşa etmelidir. Oyun,grafiğinden ve kurgusundan dolayı birçok oyun
Kaynak: Zombie LaneMegatron tek başına Optimus Prime'ın gemisine gidiyor fakat Starscream'in ihanetiyle Megatron
paramparça oluyor Autobot gemiside zarar
Kaynak: Transformers AnimatedUluslararası ticaretin yeniden başlaması ve dünya savaşları döneminin
paramparça ettiği uluslarasi para sisteminin (UPS) hızlı bir sekilde
Kaynak: Bretton Woods5000 metrede 13:8.4'le, 10000 metrede 27:22.5 ile, 3000 metrede 7:32.1 ile ve 3000 metre hendeklide 8:54.4 ile bütün rekorları
paramparçaKaynak: Henry Ronokontrolünü Abderus 'a bırakan Herkül, Diomedes'i yenilgiye uğratır fakat bu sırada kontrolden çıkan atlar, Abderus'u yiyerek
paramparça ederler.
Kaynak: Diomedes'in KısraklarıÇobanlar bu güzel peri kızını
paramparça ettiler ve dünyanın her tarafına onun parçalarını dağıttılar. Bu yüzden her yerde onun sesi
Kaynak: EkhoAgamemnon 1781 yılında hizmete giren, 64 silahlı üçüncü sınıf bir gemiydi. 1805 'de Trafalgar Savaşı 'na katıldı ve 1809 yılında
paramparça oldu.
Kaynak: HMS AgamemnonBu nedenle Dağın zirvesine son hızıyla çarptı ve
paramparça oldu. Everest dağının küçük bir kısmı da çarpmanın korkunç şiddetiyle dağıldı.
Kaynak: Angora uçağı