parlamento anlamı İt..parlamento
Başlıca görevi yasama, devlet bütçesini çıkarma, hükûmeti denetleme olan ve üyeleri halk oyu ile belirli bir süre için seçilen meclis veya meclisler: § "
... Hatta Teselya kıtası Yunanistan'a iltihak edecek olursa kendisini parlamentoya depute intihap ettirebileceği gibi..." -Ahmet Midhat Efendi, Gönüllü, 62. § "
Parlamentoda öyle." -
Reşat Nuri Güntekin, Tanrı Dağı Ziyafeti, 109. § "
Kulak veriniz, parlamentolarda, salonlarda, sendikalarda herkes meseleleri nasıl kestirip atar." -Peyami Safa, 20. Asır Avrupa ve Biz, 275. § "
İngiliz parlamentosu Londra'da, Fransız mebusanı ve ayanı Paris'te değil midir?" -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar III, 170. § "
Aramızdaki konuşmalar artık ikide bir parlamentolardaki tartışmalar hâline girmiyordu." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Gençlik ve Edebiyat Hatıraları, 57. § "
Yani parlamentoları tarafından müştereken bahş-ı müsaade olunmadıkça Bosna-Hersek ile Avusturya-Macaristan münasebet-i hazırasında hiçbir tadilat icra olunmayacağı kabul edilmiştir." -Sami Paşazade Sezai, Bütün Eserleri III, 285. § "
Bu nedenle derhal Türklerin ulusal parlamentosu olan kurultayın yığınak olmasını buyurdu." -Ziya Gökalp, Türk Uygarlığı Tarihi, 185. § "
Bize çeşit çeşit parlamentolardan haberler sunmakta" -Adalet Ağaoğlu, Başka Karşılaşmalar, 33. § "
Bu yılın Nisanında Bulgar Ortodokslarından kurulmuş bir parlamento heyeti Babıaliye gelerek bundan sonra Rum patriğinin ruhani üstünlüğünü tanımayacaklarını bildirdi." -Ahmet Rasim, Ramazan Sohbetleri, 183. § "
İngiltere'de 13 üncü asırdan beri kurulu bulunan parlamento…" -Necip Fazıl Kısakürek, İhtilal, 77. §
"… parlamento ilk kez sosyalist bir partinin girmesiyle, kutuplaşmalar daha gözle görülür olmuş, siyasi gerginlik artmıştı." -Buket Uzuner, Şairler Şehri, 27. § "
… iktidar olmuş bir partiye parlamento-Attila İlhan, Batının Deli Gömleği, 94.