patika anlamı Bul. pıteka
Keçi yolu, çığır, yolak: § "
Solundan ince bir patika geçer."
-Adalet Ağaoğlu. Kendini Yazan Şarkı Evcilik Oyunu. s. 75. § "
Kısıklı caddesinden tekkeye doğru kıvrılan bir patikadan kimi yeldirmeli, kimi çarşaflı hanımlarla..." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Gençlik ve Edebiyat Hatıraları, 129. § " -
Kokinoyera patikalarından. Cevabını aldığı zaman tasvip ve tahsin tavrıyla başını sallayarak." -Ahmet Midhat Efendi, Gönüllü, 163. § "
Sivil, asker, genç, ihtiyar bütün zairler patikalardan yaya tırmanmaya başladı." -Ruşen Eşref Ünaydın, C. 13, 69. §
"Safinaz bunu görünce, patikayı takip ederek pirinçleri ayıklamaya…" -Elif Şafak, Pinhan, 179. §
"… beyaz sandalyeler diziliyor, patikalar açılıp, çimenler bakımdan geçiriliyordu." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 276. § "
… yalnız ay ışığıyla aydınlanan patikalardan birinde büyük kapıya doğru yürürken…" -Nazım Hikmet Ran, Kan Konuşmaz, 159.