pırpırı anlamı is. tar. 1. Yeniçeri salma erlerinin giydikleri kırmızı çuhadan yapılmış cübbe, pirpiri. 2. Bir tür Bizans altını. 3. sf. argo Uçarı, hovarda.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
pırpırı anlamı 1. Titiz (kimse) : Pırpırı insanın herşeyi düzgün olur. 2. Çabuk öfkelenen (kimse).
pırpırı eş anlamlısı
hovarda sf. 1. Zevki için para harcamaktan kaçınmayan (kimse). 2. Çapkın. 3. is. Hayat kadınının parasını yiyen erkek.
uçarı sf. 1. Ele avuca sığmaz (kimse): "Ben azami derecede haşarı ve uçarı bir çocuktum." -Y. K. Beyatlı. 2. Kendini çeşitli eğlencelere vermiş (kimse), sefih: "Yazar dediğin biraz uçarı, serseri mizaç olmalı değil midir?" -H. Taner.