portakal ne demek?
- 6 sözlük, 7 sonuç.BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü
portakal anlamı İng. orange Lat.Citrus sinensis Alm. Apfelsine, Orange Fr. orange
Turunçgiller (Rutaceae) familyasından, yaprakları basit ve salgı bezli, çanak yaprakları 4-5 tane, taç yaprakları 4-6 parçalı ve serbest, ovaryum üst durumlu, her dem yeşil bitki.
Turunçgiller (Rutaceae) familyasından, yaprakları basit ve salgı bezli, çanak yaprakları 4-5 tane, taç yaprakları 4-6 parçalı ve serbest, ovaryum üst durumlu, her dem yeşil bitki.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
portakal anlamı Lat.Citrus aurantium Fr.orange
(tarım)
(tarım)
Güncel Türkçe Sözlük
portakal anlamı
is. bit. b. 1. Turunçgillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, yaprakları sert bir ağaç (Citrus aurantium). 2. Bu ağacın turuncu renkli, yuvarlak ve kabuğu güzel kokulu meyvesi: "Hemen şeftali, portakal, mevsimlik sulu meyve, ne varsa satmaya başlıyorum." -S. F. Abasıyanık.
is. bit. b. 1. Turunçgillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, yaprakları sert bir ağaç (Citrus aurantium). 2. Bu ağacın turuncu renkli, yuvarlak ve kabuğu güzel kokulu meyvesi: "Hemen şeftali, portakal, mevsimlik sulu meyve, ne varsa satmaya başlıyorum." -S. F. Abasıyanık.
Türkçe - İngilizce
portakal anlamı
isim
1) orange
sıfat
1) orange
isim
1) orange
sıfat
1) orange
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
portakal anlamı Fr.Portugal
1. Turunçgillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen bir ağaç (Citrus aurantium): § "Bazı cüzîce toprak bulunan yerler kemâl-i himmetle bahçe olmak üzere tarh edilip âlâ portakallıklar vücuda getirilmiş." -Ahmet Midhat Efendi, Zeyli Hasan Mellâh Yahut Sır İçinde Esrar, 20. § "Bunlar ekseriyetle vahşi diyarların ağaçların… Aralarında hurma, limon, portakal ağaçları da görülür." -Ziya Gökalp, Ziya Gökalp'ın Mektupları, 435. § "Portakal çiçeği, hanımeli, tül kokuları arasında oluyordu." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 29. § "Portakal bahçeleri içinde." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 27. § "Şimdiye kadar görülmemiş bir soğuk dalgasının cenupta bütün portakal ağaçlarının yaktığını haber veriyor." -Reşat Nuri Güntekin, Eski Şeyler, 187. § "Portakal ağaçlarının çiçek açtığı İtalya'nın yıldızlı mai' semasının altında gül rengindeki iclal..." -Sami Paşazade Sezai, Bütün Eserleri I, 264. 2. Bu ağacın kırmızıya çalan sarı, toparlak veya söbe, kabuğu güzel kokulu meyvesi: § "… yaprakların altın sarısıyla kan portakalı renklerinde oynaştığı günlerde yanında ve/ya aklında-fikrinde Sevinç'le yaşadı." -Buket Uzuner, Şairler Şehri, 49. § "… bir portakal suyu gibi kızıltılı sarı geliyor." -Nazım Hikmet Ran, Kan Konuşmaz, 63. § "... evvela Gabrielle'e bağırıp en yakın şarapçıdan bir portakal şarap getirmesini rica ile..." -Ahmet Midhat Efendi, Haydut Montari, 127. § "Yalanarak, elinde bir portakalla geri gelir." -Adalet Ağaoğlu, Toplu Oyunlar (Evcilik Oyunu, Tombala, Çatıdaki Çatlak), 88. § "Zaten portakal ve mandalina o kadar çok ki; su içmeye hacet de kalmıyor." -Ziya Gökalp, Ziya Gökalp'ın Mektupları, s.261. § "Sariota gelince, o, Yafa portakalından veya Brezilya kahvesinden daha millidir." -Peyami Safa, Sanat-Edebiyat-Tenkit, 193. § "Bahçenin mahsulü iri mandalinleri, portakalları, evde hazırlanmış ananas reçelleriyle geniş sofra, bol ve mükrim insanların hiç eksilmeyen ikramları, ibramları sayesinde bütün bütün şendi." -Ruşen Eşref Ünaydın, C. 13, 84. § " -Soğan mı yiyordu? -Yok… portakal!" -Ahmet Rasim, Muharrir Bu Ya, 354. § "Sininin üstünü çeşit çeşit reçel ile donattılar; portakal, incir, gül, çilek…" -Elif Şafak, Pinhan, 144. § "Yolda Yafa'dan portakal taşıyan merkepli (eşek) kafileler …" -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 76. § "Her şeyi kucaklayan şehirler; ırmak boyunca uzayan portakal bahçeleri." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 36. § "Bahçelerde portakal yarim gitme burada kal…" -Nurullah Ataç, Diyelim Söz Arasında, 71.
1. Turunçgillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen bir ağaç (Citrus aurantium): § "Bazı cüzîce toprak bulunan yerler kemâl-i himmetle bahçe olmak üzere tarh edilip âlâ portakallıklar vücuda getirilmiş." -Ahmet Midhat Efendi, Zeyli Hasan Mellâh Yahut Sır İçinde Esrar, 20. § "Bunlar ekseriyetle vahşi diyarların ağaçların… Aralarında hurma, limon, portakal ağaçları da görülür." -Ziya Gökalp, Ziya Gökalp'ın Mektupları, 435. § "Portakal çiçeği, hanımeli, tül kokuları arasında oluyordu." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 29. § "Portakal bahçeleri içinde." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 27. § "Şimdiye kadar görülmemiş bir soğuk dalgasının cenupta bütün portakal ağaçlarının yaktığını haber veriyor." -Reşat Nuri Güntekin, Eski Şeyler, 187. § "Portakal ağaçlarının çiçek açtığı İtalya'nın yıldızlı mai' semasının altında gül rengindeki iclal..." -Sami Paşazade Sezai, Bütün Eserleri I, 264. 2. Bu ağacın kırmızıya çalan sarı, toparlak veya söbe, kabuğu güzel kokulu meyvesi: § "… yaprakların altın sarısıyla kan portakalı renklerinde oynaştığı günlerde yanında ve/ya aklında-fikrinde Sevinç'le yaşadı." -Buket Uzuner, Şairler Şehri, 49. § "… bir portakal suyu gibi kızıltılı sarı geliyor." -Nazım Hikmet Ran, Kan Konuşmaz, 63. § "... evvela Gabrielle'e bağırıp en yakın şarapçıdan bir portakal şarap getirmesini rica ile..." -Ahmet Midhat Efendi, Haydut Montari, 127. § "Yalanarak, elinde bir portakalla geri gelir." -Adalet Ağaoğlu, Toplu Oyunlar (Evcilik Oyunu, Tombala, Çatıdaki Çatlak), 88. § "Zaten portakal ve mandalina o kadar çok ki; su içmeye hacet de kalmıyor." -Ziya Gökalp, Ziya Gökalp'ın Mektupları, s.261. § "Sariota gelince, o, Yafa portakalından veya Brezilya kahvesinden daha millidir." -Peyami Safa, Sanat-Edebiyat-Tenkit, 193. § "Bahçenin mahsulü iri mandalinleri, portakalları, evde hazırlanmış ananas reçelleriyle geniş sofra, bol ve mükrim insanların hiç eksilmeyen ikramları, ibramları sayesinde bütün bütün şendi." -Ruşen Eşref Ünaydın, C. 13, 84. § " -Soğan mı yiyordu? -Yok… portakal!" -Ahmet Rasim, Muharrir Bu Ya, 354. § "Sininin üstünü çeşit çeşit reçel ile donattılar; portakal, incir, gül, çilek…" -Elif Şafak, Pinhan, 144. § "Yolda Yafa'dan portakal taşıyan merkepli (eşek) kafileler …" -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 76. § "Her şeyi kucaklayan şehirler; ırmak boyunca uzayan portakal bahçeleri." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 36. § "Bahçelerde portakal yarim gitme burada kal…" -Nurullah Ataç, Diyelim Söz Arasında, 71.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
portakal anlamı
(< Fr. portugal) portakal
(< Fr. portugal) portakal
portakal anlamı
Portakal
Portakal
Erzurum
"portakal" için örnek kullanımlar
Bu aylarda hastalıklardan koruyucu besinlerin başında mandalina ve portakal gelir.
This month, the beginning of nutrients in disease prevention is tangerine and orange.
Kaynak: takvim.com.trBu aylarda hastalıklardan koruyucu besinlerin başında mandalina ve portakal geliyor.
This month, the beginning of nutrients in disease prevention comes from mandarin and orange.
Kaynak: cnnturk.comSürekli yemek aralarında elma, muz, portakal, hurma, armut, ayva, karpuz, kavun yenilmemeli.
Continuously between meals, apple, banana, orange, persimmon, pear, quince, watermelon, melon eaten.
Kaynak: haberdar.comTURUNÇGİLLER: Limon, mandalina, portakal gibi meyvelerin kokusu konsantrasyonu toplamayı sağlar.
Rutaceae: lemon, mandarin, orange or other fruit smell allows concentration collection.
Kaynak: takvim.com.trYakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
