portre anlamı
is. (po'rtre) 1. Bir kimsenin yağlı boya, sulu boya, karakalem vb. bir yolla yapılmış resmi: "Biri ötekinin portresini yapıyor, biri kitap okuyor ve öteki notlar alıyor." -P. Safa. 2. ed. Bir kimsenin, bir şeyin sözlü veya yazılı tasviri: "Milliyet'in eski pazar eklerinde on beş hafta boyu portreler yazmıştım." -H. Taner.

portre anlamı
isim
1) portrait

portre anlamı Fr.portrait
1. Bir kimsenin yağlı boya, sulu boya, karakalem vb. bir yolla yapılmış resmi: § "Mümtaz, Hatice Sultan'la Beyhan Sultan'ın portrelerini Nuran'ı düşünerek çizmişti." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 169. § "Portresine baktığım Doryan Grey' ... görüyorum." -Adalet Ağaoğlu, Gece Hayatım, 55. § "Duvarda Nadir'in pastelle yapılmış çerçevesiz bir portresi." -Peyami Safa, Sözde Kızlar, 65. § "Muallanın bitmek üzere olan portresini tetkik ederek..." -Reşat Nuri Güntekin, Sönmüş Yıldızlar, 106. § "… resimler ve portreler gibi çizgileriyle ilgili iş ve şeylerde öteden beri bizi şaşırtan bazı sözler ve deyimler vardır." -Ahmet Rasim, Muharrir Bu Ya, 217. § "Şöminenin üstünde, duvara müselles bir kordonla asılı büyük bir yağlı boya portre." -Necip Fazıl Kısakürek, Bir Adam Yaratmak, 79. § "portre: bir kimsenin genellikle belden yukarısını gösteren resim." -Elif Şafak, Mahrem, 201. § "… yakışıklı bir Atatürk portresi asılıydı." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 22. § "Portre dedikleri şey bu." -Orhan Pamuk, Benim Adım Kırmızı, 36. § "Bonnat'ın bir portresini, yahut Paul Chabas'ın bir nüsünü alın, bayağı resimdir, o doğru, genede tual üzerinde birşeyler göstermek isteyen bir adamın özeni, emeği vardır onlarda." -Nurullah Ataç, Dergilerde Deneme, 125. § "… hayli edalı sesin sahibine, kaşla göz arasında, başörtülü ‘münevver' bir hanım portresi, yakıştırıyorum…" -Attila İlhan, Aydınlar Savaşı, 70. 2. Bir kimsenin, bir şeyin sözlü veya yazılı tasviri: § "Devrin portresini görür gibi oluyorum." -Peyami Safa, Yazarlar-Sanatçılar-Meşhurlar, 13. § "Bunlar, bu mizacın portresini ruha, duvarlardaki konsolün üstündeki fotografilerden ve aynanın içindeki yüzünden çok daha canlı ve kuvvetli aksettiriyordu." -Ruşen Eşref Ünaydın, Röportajlar II, 79. § "Bu kapının anahtarı da "Eşref" adlı bir mizah dergisinin baş sayfasında çıkan portreler yazıları idi." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Gençlik ve Edebiyat Hatıraları, 54. § "Atilla İlhan "Hangi Batı" isimli kitabında, bizim bir kısım aydınlarımızın portrelerini çok iyi çizerek bu sorunun cevabını vermeye çalışıyor." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 145. § "Yoksa portrenizi iyi çizemedim mi, Mine hanım?" -Necip Fazıl Kısakürek, Aynadaki Yalan, 6. § "Destanın unsurlarından dramı, diyaloğu, portreyi, manzarayı, tasviri, harikuladeyi ve hakikiyi romanda bir araya getirmiştir." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 252.