pupa ne demek?
- 10 sözlük, 12 sonuç.BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü
pupa anlamı İng. pupa Osm. sürfe, şefire, dûde-i hadîs Lat.pupa: yavru Alm. Puppe Fr. pupe
Tüm başkalaşım (holometabol) gösteren böceklerin hayat devresinde lârva evresinden sonra gelen ve lârvanın koruyucu bir kılıf (koza) içinde muhafaza edildiği, hareketsiz göründükleri, lârvaya ait organların otoliz ile yok edildiği, ergin organlar geliştiğinde, süreç Tamamlanınca ergin hayvanın kılıfından çıktığı evre. Krizalit.
Tüm başkalaşım (holometabol) gösteren böceklerin hayat devresinde lârva evresinden sonra gelen ve lârvanın koruyucu bir kılıf (koza) içinde muhafaza edildiği, hareketsiz göründükleri, lârvaya ait organların otoliz ile yok edildiği, ergin organlar geliştiğinde, süreç Tamamlanınca ergin hayvanın kılıfından çıktığı evre. Krizalit.
BSTS / Gökbilim Terimleri Sözlüğü
Pupa anlamı İng. Puppis, pup {Pup-pis) Alm. Hinterteil des Schiffes Fr.Poupe
Bir takımyıldızın adı.
Bir takımyıldızın adı.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
Pupa anlamı Lat.Puppis Fr.Poupe
(astronomi)
(astronomi)
pupa anlamı Fr. pupe
(biyoloji)
(biyoloji)
BSTS / Parazitoloji Terimleri Sözlüğü
pupa anlamı İng. pupa
Böceklerde larva ve imago arasındaki ikinci gelişim evresi. Tam başkalaşım görülen böceklerin hayat devresinde larva evresinden sonra gelen ve larvanın koruyucu bir kılıf (koza) içinde muhafaza edildiği, hareketsiz göründükleri, larvaya ait organların otolizle yok edildiği, ergin organlar geliştiğinde, ergin sineğin kılıfından çıktığı evre, krizalit.
Böceklerde larva ve imago arasındaki ikinci gelişim evresi. Tam başkalaşım görülen böceklerin hayat devresinde larva evresinden sonra gelen ve larvanın koruyucu bir kılıf (koza) içinde muhafaza edildiği, hareketsiz göründükleri, larvaya ait organların otolizle yok edildiği, ergin organlar geliştiğinde, ergin sineğin kılıfından çıktığı evre, krizalit.
BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü
pupa anlamı Lat.pupa, İng. poop
1. Tüm başkalaşım gösteren böceklerde, larvayla ergin evre arasındaki hareketsiz evre, nimf, nimfa. 2. Geminin arkası, kıç.
1. Tüm başkalaşım gösteren böceklerde, larvayla ergin evre arasındaki hareketsiz evre, nimf, nimfa. 2. Geminin arkası, kıç.
BSTS / Zooloji Terimleri Sözlüğü
pupa anlamı İng. pupa Osm. krizalit Lat.pupa Alm. Pupa Fr. pupe
(Lât. pupa = bebek), , , , ): Tüm-başkalaşma gösteren böceklerde], larva ile ergin evreleri arasındaki hareketsiz evre.
(Lât. pupa = bebek), , , , ): Tüm-başkalaşma gösteren böceklerde], larva ile ergin evreleri arasındaki hareketsiz evre.
Güncel Türkçe Sözlük
pupa anlamı
is. (pu'pa) den. Geminin arkası, kıç: "Öyle bir denizci ki rüzgârı pupasından aldı mı deniz atı gibi gidiyor düşmanın üzerine." -Z. Selimoğlu.
is. (pu'pa) den. Geminin arkası, kıç: "Öyle bir denizci ki rüzgârı pupasından aldı mı deniz atı gibi gidiyor düşmanın üzerine." -Z. Selimoğlu.
İngilizce - Türkçe
pupa anlamı
isim
1) pupa
2) krizalit
3) başkalaşan böceklerde lavradan sonraki devre
isim
1) pupa
2) krizalit
3) başkalaşan böceklerde lavradan sonraki devre
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
pupa anlamı İt..poppa
1. Geminin arkası, kıç: § "Bizim çektirinin pupa cihetinde maî boyalı, iki direkli kız gibi bir tekne." -Ahmet Midhat Efendi, Hasan Mellâh Yahut Sır İçinde Esrar s. 24. 2. Arkadan: § "… hazır bu rüzgârı pupaya alıp doğruca Derbent limanına geri verilmesi tensip olunmuş ve kaptan tarafından kılavuzlara o yolda emirler verilmişti." -Ahmet Midhat Efendi, Gürcü Kızı Yahut İntikam, 159.
1. Geminin arkası, kıç: § "Bizim çektirinin pupa cihetinde maî boyalı, iki direkli kız gibi bir tekne." -Ahmet Midhat Efendi, Hasan Mellâh Yahut Sır İçinde Esrar s. 24. 2. Arkadan: § "… hazır bu rüzgârı pupaya alıp doğruca Derbent limanına geri verilmesi tensip olunmuş ve kaptan tarafından kılavuzlara o yolda emirler verilmişti." -Ahmet Midhat Efendi, Gürcü Kızı Yahut İntikam, 159.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
pupa anlamı
Hayvanların ayağına vurulan köstek.
Hayvanların ayağına vurulan köstek.
-Konya
pupa anlamı
Çok nazlı.
Çok nazlı.
Bağlıca, Karlı, Akarsu *Ardanuç -Artvin
pupa eş anlamlısı
kıç
is. tkz. 1. Kuyruk sokumu bölgesi, kaba et, popo, makat. 2. den. Deniz teknelerinde art taraf: "Pantolonunu, ceketini fırlatır, kıç altındaki âdeta kamaramsı yere sokulur, düşünürdü." -S. F. Abasıyanık. 3. sf. Arka bölümde olan. 4. hlk. Bacak, ayak.
is. tkz. 1. Kuyruk sokumu bölgesi, kaba et, popo, makat. 2. den. Deniz teknelerinde art taraf: "Pantolonunu, ceketini fırlatır, kıç altındaki âdeta kamaramsı yere sokulur, düşünürdü." -S. F. Abasıyanık. 3. sf. Arka bölümde olan. 4. hlk. Bacak, ayak.
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
