Her iki takımda kendi camialarını
rahatlatmak için maçı kazanmak isteyecek.
Both teams want to win the match in order to relieve their camialarını.
Kaynak: ankarahaber.comAslında UEFA bu tip ertelemeli sert cezaları, kulübü
rahatlatmak için veriyor.
In fact, this type of UEFA harsh penalties for delay, the club allows you to relax.
Kaynak: sabah.com.trBen de insanları güldürmek
rahatlatmak istedik.
I also wanted to relieve people laugh.
Kaynak: spothaber.comAmacımız; iki haftada 6 puan alıp takımımızı 28 puana getirerek, biraz da olsa
rahatlatmak.
Our aim is to take two weeks our team 28 points, 6 points, bringing relieve a little bit.
Kaynak: hurriyet.com.trMahalleye 1998 senesinde araç trafiğini
rahatlatmak amacıyla üç adet alt geçit yapılmıştır. Bunlardan birincisi Çukurçeşme Caddesi'ni Ordu
Kaynak: Merkez, GaziosmanpaşaHal için bu toplum daha önce hiç görmediği bir medeniyettir, yaşamın her boyutu sıkıntıları
rahatlatmak için dizayn edilmiştir, çok
Kaynak: Yıldızlardan DönüşTedavide esas amaç bu tip komlikasyonların gelişmesini engellemek ve hastayı
rahatlatmak temeline dayanır. Kategori:Göz hastalıkları
Kaynak: Hifemadurumlarda çocukların ve onlara bakanların durumlarını
rahatlatmak için elindeki imkânları işbirliği yaptığı kuruluşların hizmetine sunmaktadır.
Kaynak: UNICEFDeyişmenin sonunda da âşıklar birbirlerini
rahatlatmak, gönül almak için karşılıklı koşmalar söyler. Birbirlerini överek hoşgörü örneğiyle
Kaynak: Atışma (edebiyat)Dilovası-Hersek Burnu arasında trafiği
rahatlatmak için asma köprü yapılacaktır. 2010 da Başbakan Dilovasına geldi. Dilovası'nda yaşayan
Kaynak: Dilovasıİzmir - Bursa - Istanbul kamyon trafigini
rahatlatmak amacıyla yapılacak olan liman yolu bu bölge üzerinde bulunmaktadir. Bursa çevreyoluna
Kaynak: Badırga, NilüferAkut apselerde, hastayı
rahatlatmak ve iltihabi sıvının yayılımını azaltmak için soğuk uygulanabilir. Kronik apselerin drene edilmesi
Kaynak: Diş apsesiBoğazı
rahatlatmak için öneriler: Tayland boğazın önemini azaltmak için birden fazla proje geliştirmiştir. Bunlardan bir tanesi, kendi
Kaynak: Malakka BoğazıAbdominal ağrılar ve sindirm yollarındaki kasılmaları
rahatlatmak amacıyla antispazmodik ilaçlar yazılabilir. Hipnoz, bilişsel-davranışsal
Kaynak: İritabl barsak sendromu (IBS)Solunum güçlüğü varsa hayvanı yatıştırmak ve
rahatlatmak için hayvan ön tarafı yükseğe gelecek şekilde (platform tedavisi) tutulur.
Kaynak: Özofagus tıkanmasıVicdanını
rahatlatmak için, bu belgeleri eski dostu Andonyan'a vermiş. O, gerçekten iyi olan bir Türkmüş. 1937 tarihini taşıyan bir
Kaynak: Andonyan Belgeleritarafından İzlanda bölgesinde uzun süreli balıkçılık yapanlarda görülen solunum sistemi rahatsızlıklarını
rahatlatmak amacıyla geliştirilmiştir.
Kaynak: Fisherman's Friendphp/cat/2/news/74556/PageName/Ic_Haberler Trafiği
rahatlatmak için açılan yollar park yeri oldu! (Kıbrıs (gazete)) Erişim: 14.6.2010 .
Kaynak: Yenişehir, LefkoşaBarany Viyana'da bir doktor olarak çalışırken hastalarının baş dönmesini
rahatlatmak için onların iç kulaklarının içine sıvı enjekte
Kaynak: Robert BárányBazı modellerinde kullanıcıyı
rahatlatmak amacıyla sakin bir müzik çalar. Sanisettelerin dezavantajları da vardır. Küçük çocukar, ağırlık
Kaynak: Sanisette1915'te güneybatı cephesi komutanlığı yapan Brusilov, Verdun 'da Fransız cephesini
rahatlatmak amacıyla yaptığı saldırı ile ün kazandı.
Kaynak: Aleksey BrusilovHâlihazırda Karadeniz ile Akdeniz arasında alternatifsiz bir geçit olan İstanbul Boğazı 'ndaki gemi trafiğini
rahatlatmak adına
Kaynak: Kanal İstanbul