Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

rencide ne demek?

- 1 sözlük, 1 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

rencide anlamı
sf. İncinmiş, kalbi kırılmış.

"rencide" için örnek kullanımlar

İhtiyacı olan dar gelirli aileleri rencide etmeden yardımlarda bulunuyoruz.

We are in need of assistance to low-income families without having to offend.

Kaynak: haberler.com

Çünkü biz özellikle subay ve askeri kurumları rencide etmeden çalıştık.

Officers and military institutions, especially annoyed because we have tried before.

Kaynak: televizyongazetesi.com

İnsanlar eğer adalet duyguları rencide olursa tepkilerini daha sert gösterilir.

If you offend the feelings of justice harder than the reactions of the people shown.

Kaynak: kentgazetesi.com

stüdyodaki konuğunu rencide edecek şekilde fırçaladı.

brushed so as to offend the guest to the studio.

Kaynak: pressturk.com

Hasmı rencide etmeyi, aşağılayıp küçük düşürmeyi amaçlayan Karşı propaganda ile benzerlik taşır. Sahte belge, el yazısı, fotomontaj ve
Kaynak: Dezenformasyon

Eski ocağını rencide etmemeye, ancak ANAP'lı kimliğini vurgulamaya özen gösterdi. Özgeçmişinde MHP yıllarını gazetecilik yaptığı dönem
Kaynak: Yaşar Okuyan

Sizin kendi evinizdeki misafir sizi rencide eder, canınızı sıkarsa siz de ona karşı zalimce davranın. Hiç kimse buna açıkça davet
Kaynak: Şeytani İncil

Bu eserin kapsadığı konu o zamanki Viyanalıların ahlâk duygularını hiç rencide etmemiştir. Fakat 19. yüzyılda ve 20. yüzyıl başlarında
Kaynak: Cosi fan tutte

kendilerine zarar verdikleri ve bunların kanunsuz olan istekleri ile kendilerinin rencide edilmeyip, def edlimeleri hususunda ricada bulunmuşlardır.
Kaynak: Hıdırlar, Nallıhan

Konuda ve mekânda yenilik yaparak cinayeti anlatan Atik, Kıbrıs'ta konuya muhatap ailelerin rencide olmamasına özen gösterdiğini
Kaynak: Sonbahar (roman)

yüzyıldan önce meşru dilencilerin dilencilik yapmalarına göz yumulurdu, hatta rencide edilmemeleri konusunda hassasiyet gösterilirdi.
Kaynak: Osmanlı İmparatorluğu'nda dilencilik

İçini büyük bir vicdan azabının kemirdiği Juan, derste Matilde (Bruna Corrà) ismindeki bir kız öğrenciyi haksız yere rencide edince
Kaynak: Bir Bisikletlinin Ölümü

Mekanlar: Taksim Mango , trans kadın bir bireyi erkek soyunma odasına sokmaya çalıştığı ve o trans bireyi rencide edecek davranışlarda
Kaynak: 20. İstanbul Onur Haftası

Basın, rencide etmek amacıyla, ona kadınlar için kullanılan Miguela adını takmıştı. Sanat hayatının sonu: Miguel de Molina, 1960 yılında 52
Kaynak: Miguel de Molina

Utanmaz zalimlerin durmadan rencide ettiği o Kürt dili bu romanda nasıl da berrak, canlı, zengin ve dinamik. Ya romanda anlattığın Kürt
Kaynak: Mahmut Baksi

Önemli bir kesim de eserlerinde dini figürleri karikatürize edilmiş bir biçimde ve rencide edici bir dille kullanmaktaydı. Kısacası, bir
Kaynak: Tiyatro Greyfurt

sakal kontrolü yapılarak öğretim üyelerinin akademik kimliklerinin rencide edilmesi, üniversitelerin polis devletin bir uzantısı olarak
Kaynak: İhsan Doğramacı

13 senedir haysiyeti Makarios tarafından rencide edilen bir ordunun komutanıyım. Bu günleri de Allah bize gösterdi. Ama sayın Hocam, şimdi
Kaynak: Semih Sancar

Onun, böyle yapmakla, aklı rencide etmeksizin sınırlı ve cüzi bir şeyi tehlikeye koyduğu aşikârdır. Bu bahsimizde ise belirli bir risk ile
Kaynak: Blaise Pascal

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)